İki Tasavvur Bir Gerçek

Üç Muhammed

Mustafa İslamoğlu

En Beğenilen Üç Muhammed Gönderileri

En Beğenilen Üç Muhammed kitaplarını, en beğenilen Üç Muhammed sözleri ve alıntılarını, en beğenilen Üç Muhammed yazarlarını, en beğenilen Üç Muhammed yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
İnsan ve Dünya Kelimelerinin Anlamları
İnsan, “ünsiyyet kuran” bir varlık olduğu için insan olarak isimlendirilmiştir. Buna İbn Abbas'a atfedilen “İnsan, kendi misyonunu unuttugu için unutmak anlamına gelen “nisyan” sözcüğünden türetilen bir isimle anılmıştır” tezini de eklersek, gerçekte insan sözcüğünün etimolojisini bulmuş oluruz. Dünya sözcüğü ise, hem “yakın” hem de “aşağı-bayağı” anlamına gelen “edna-dena” kökünden türetilmiştir. Eğer kelimeler ceset, onların anlamları da ruhlarıysa, insan ve dünya kelimeleri ruh ve cesetleriyle birlikte insan-dünya ilişkisinin tabiatına da işaret etmektedirler. Bu kelime çifti, müsemmalarının (insan-dünya) ilişkisine birebir delâlet eder. İnsanın “hayat”ın anlamını “dünya hayatına” indirgemeye olan meyli, insanlığın arketipi Adem'den beri bilinen bir gerçek. İşte bu nedenledir ki, sınırsız rahmetiyle insana tenezzül buyuran Allah'ın insanla olan diyaloğuna verdiği isimlerden biri de zikir (hatırlatma)'dir. Bu hatırlatma, evvel emirde hakikatin bütününü hatırlatmadır. İndirgemekten kaçın anlamını taşıdığı açıktır.
Sayfa 166
İnsan Hakikati Neden İndirger?
İnsan hakikati neden indirger? Tabiki bunun nedeni tek değildir. Bu nedenlerin başında, doğru bir açıdan bakmamak, bir başka ifadeyle yamuk bakışlılık gelir. Tali nedener ise, yetersiz bilgilenme, bütünü algılayacak kapasiteden yoksun olma, parçayı bütün sayma yanılgısıdır. Yanlış duruşlar, yanlış anlamayı ya da hiç anlamamayı getirir. “Kişi bilmediğinin düşmanıdır” sözü eskimez bir hakikattir. Hakikate karşı yapılacak düşmanlıkların en tehlikelisi ise, ona cepheden saldırıp onunla açıkça savaşmak yerine, daha rafine ve ustaca bir yöntem izleyerek bütünü parçalayıp elemanlarına indirgemek şeklinde yapılandır. Çünkü, çoğu zaman parçalanan hakikat, hakikat olma özelliğini yitirir.
Sayfa 165-166
Reklam
Hazreti Peygamber’in “özellik“ ve “Yüceliğini“, onun getirdiği mesajı ve o mesajı hayata dönüştüren iman, ahlak, kavrayış, derin düşünme yeteneği ve onları pratize etmedeki muhteşem yaklaşımıyla açıklamak dururken, onun fiziğinde aramaya başlamak elbette bir ANLAMA PROBLEMİDİR.
Aşırı yüceltme yanlıları, yücelttikleri değeri elbette sevmektedirler. Fakat bu sevgi, gerçekte üretici değil tüketici bir sevgidir. Sevginin tüketici olanına, aslında “sevgi” değil “Tutku” denir. Tutku tutuklar; sevgi azad eder, özgür bırakır.
Sayfa 34 - Denge YayınlarıKitabı okudu
Artık hayatın tüm alanlarına 'bismillah' şifresiyle girecekti hz. Peygamber. Bu şifreyi söylemenin, şu anlamların hepsine birden geldiğini biliyordu: A) Allahım hayatın hiçbir alanını senden bağımsız görmüyorum. B) Allahım şu yaptığım işi senin verdiğin güç ve kuvvetle yaptığımın farkındayım. C) Allahım bu eylemimi senin gözetimin ve koruman altında yapmak istiyorum. D) Allahım bu konuda senin yardımını dileniyorum. İşte bu nedenlerle, sadece kuranın tüm surelerinin başına değil, her meşru ve maruf eylemin, tüm varlığı ve hayatı okuma girişimlerinin başına da besmele konuyordu.
Birini severken, onu anlatırken ne kadar doğru bir yaklaşımla bunu yapıyoruz.
Reklam
Geri123
240 öğeden 231 ile 240 arasındakiler gösteriliyor.