Uçan Üniversite, 4-5 yıl önce karşıma çıkmıştı. İncelediğimde çok merak etmiştim Polonyalıların mücadelesini. Kitabı anca okuma fırsatım oldu. Siz benim kadar beklemeyin okumak için. Eğer okuduysanız "Beyaz Zambaklar Ülkesinde" kitabına benziyor.
Savaşlar ve istila altında kalan Polonyalıların düşmanlarına karşı silahları bilim ve sanat. Ülkelerini kurtarmak için başta gençler ve toplum topyekün eğitim programlarına katılıyorlar. Adı zaman zaman değişse de başta gelen kurum Uçan Üniversite oluyor. Adının sebebi rejim tarafından baskın yapıldığında bir evden diğerine "uçması". İnsanlar formüller ezberliyor, şiirler okuyor, gizli gizli dönemin ressamlarının tablolarını inceliyorlar.
Polonyalılar çok defa işgal altında kalmış, bu zor şartlarda kalkınacak gücü de kendi özlerinde bulmuş bir ülke.
Ben okurken zevk aldım umarım siz de beğenerek okursunuz.
Bu arada, öğrenciler de, tıpkı öğretmenler gibi tehlikelerle karşı karşıya bulundukları için, cesaretleriyle halkın takdirini kazanıyordu. Böylece, öğretmenlik ve öğrencilik, Polonyalıların nazarında iki kutsal değer olarak kökleşti. Rusların açısından ise, bu iki kavram, düşman konseptinin en özlü tanımını teşkil ediyordu. Yirminci yüzyılın başındaki Polonya'da, koltuğunda kitap taşıyan bir genç kız, bu konsepte silahlı bir direnişçiden daha yakın bulunuyordu ve devlet, silahlıdan ziyade, kitaplıyı yakalamak için bütün güçlerini seferber etmişti.
Hangi şartlar altında ve hangi anne - babadan doğarsa doğsun, dünyaya gelen her çocukla beraber, insan neslinin potansiyeli yeniden doğmuştur.
| James Agee
Yirminci yüzyılın başındaki Polonya'da, koltuğunda kitap taşıyan bir genç kız, bu konsepte silahlı bir direnişçiden daha yakın bulunuyordu ve devlet, silahlıdan ziyade, kitaplıyı yakalamak için bütün güçlerini seferber etmişlerdi.
Hangi şartlar altında ve hangi anne- babadan doğarsa doğsun, dünyaya gelen her çocukla beraber, insan neslinin potansiyeli yeniden doğmuştur.
|| James Agee