Osmanlı hudutları içinde düşünen insanları teselli eden yegâne şey halktı. Saf, masum, yiğit, fedakâr ve vefalı halk. Onlar sanki bir süngermişcesine içlerine kabul ettikleri İslâm kaideleriyle oturuyor, kalkıyor, çalışıyor, yiyor, içiyor, teneffüs ediyorlardı.