Haa! O kuş mu. Yok yok. Gelmemişti. O oyuncakları, tabancaları, tüfekleri istememişti. Kırlara, çiçekli ağaçlara doğru kanat vurup gitmişti. Uçarken de bir iki kez dönüp bakmıştı bana. Ona kalsa, alıp götürürdü beni de kırlara. Dalların çiçeklerin içine. Bilirim, tam burada itiraz edersin. Kanadı yoktur çocukların mı dersin. Olsun. Biz çocuklar kanatsız da uçarız. Tıpkı kuşlar gibi. Yüreklerimizle. Pır pır. Bilir misin? Her çocuk biraz da kuştur bu yönden. Her kuş da biraz çocuk.