Uçurum İnsanları sözleri ve alıntılarını, Uçurum İnsanları kitap alıntılarını, Uçurum İnsanları en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Bir Çin atasözü vardır; der ki: "Eğer bir adam tembelce yaşarsa, başka bir insan açlıktan ölür." Montesquieu da şunu söylemiştir: "Birçok insanın bir insanı giydirmek için çalışması, birçok insanın giysisiz kalmasının nedenidir."
Talihsizlik ve sefalet insanların aklını başından almakta çok etkilidir. Sürekli sefalet bir insanı tımarhaneye yollarken, bir diğerini morga ya da darağacına yollar.
İnsanlar sağlıklı ya da umutlu olamayacakları pis sığınaklarda yaşıyorlar, ama memnuniyetsizlikle kendi talihlerini kovalıyorlar ve başkalarının sahip olduğu zenginliğe boş bir memnuniyetsizlikle bakıyorlar.
Bir Çin atasözü der ki, bir adam tembelce yaşarsa bir diğeri açlıktan ölürmüş. Montesquieu de şöyle demiş: "Çok sayıda insanın bir tek kişiye elbise dikmek için çalışması yüzünden, bunca insan elbisesiz kalıyor." Bir taraftaki durumu, diğer tarafa bakarak açıklayabiliriz. Doğu Yakası'nın aç ve çelimsiz işçisini, Batı Yakası'ndaki gürbüz Kraliyet Muhafızları'na bakmadan ve bunlardan birinin diğerini besleyip giydirmek zorunda olduğunu bilmeden anlayamayız.
İçki, hiç olmazsa hayatlarında başka hiçbir şeyin unutturamadığı dertlerini unutturur onlara. Hatta içki onları yüceltir, daha iyi olduklarını hissettirir onlara. Ama aynı zamanda daha aşağılara sürükler ve her zamankinden daha hayvanca kılar.
Doğal olarak ortaya şu soru çıkıyor,nasıl yaşıyorlar?Cevap şu ki yaşamıyorlar.Hayatın ne olduğunu bilmiyorlar.Ölümün merhametiyle kurtulana dek hayvani bir varoluş sürdürüyorlar...
Artık sadece anatomi uzmanlarının işine yararım, o kadar. Eriyip gidiyorum, bayım, açlıktan eriyip gidiyorum. Hele şu kaburgalarıma bir dokunun, anlarsınız.