Melahat Teyzeye,avını arayan zehirli dili seyrek,pis dişlerinin arasından yılan gibi gezinen Melahat Teyzeye düşüyor
ayaklarımın hayalî; aceleyle kapının önünde çıkarıp bırakıyorum ayakkabılarımı, uslanmışım -oysa hep usluymuşum ,ayakları kırılasıca değilmişim - bir prenses tacı gibi tutup ayakkabılarımı dolabıma yerleştiyorum düzenlice...