Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.37.31
Ütopya
Thomas MoreÜtopya Yorumları ve İncelemeleri
Ütopya yorumları ve incelemelerini, Ütopya kitabı hakkındaki okur görüşlerini , Ütopya puanlarını 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.Puan
8.210 üzerinden
O kadar etkilendiğim satırlar var ki birini alıntı eklesem diğerlerinin hatrı kalacak. Çok çok beğendim yazarın üslubu olsun, yerinde söylenmiş sözler olsun oldukça başarılı buldum.
"Mülkiyet var olduğu ve diğer her şeyin standardı para olduğu sürece bir ulusun adilce ya da refah içinde yönetileceğine inanmıyorum."
Nasıl güzel özetlemiş ülkelerin genel durumunu standartimiz para olduğu sürece yerimizde saymaya, adaletli olmamaya devam edeceğiz.
"Yapabileceğim tek şey, başkalarının deliligini tedavi etmek için çabalarken kendini delirtmemek"
"Zengin olmaktansa zengin insanları yönetmeyi tercih ederim. Çünkü herkes keder içinde inlerken kendisi zengin ve keyifli olan biri kral değil, ancak zindan bekçisidir."
"Halkın zengin ya da özgür olması kralın aleyhinedir. Çünkü zengin ve özgür olanların, zorbalığa ve haksızlığa tahammülü olmaz. "
En çok etkilendiğim alıntı olarak şunu eklemek istiyorum;
"Halkın yoksulluğu, kralın menfaatinedir."
"Dünya tersine dönse" sanırım bu cümleyi en çok Ütopya kitabını okurken söyledim. Dünya tersine dönse ve Thomas More'nin dünyasında yaşayabilsek. İnsanlar devletin çıkarları için değil, devlet insanların mutluluğunu ve huzurunu sağlamak için çalışıyor. Her kural, her kanun adalet ve eşitlik ilkesine dayanarak belirleniyor. Daha fazlasını elde etmek için değil, elinde varolanı daha iyi bir konuma getirebilmek için çabalanıyor. Savaş yok. Altın, gümüş ve elmas gibi madenler değerli olarak görülmüyor. Kısacası bir insan, sadece insan olduğu için değerli görülüyor. Kim böyle bir dünyada yaşamak istemez ki?
Bu kitabı okurken kendimi belgesel izlerken buldum.
Kitapta insanlığa saygıyı, kimsenin bir diğerinden üstün olmadığı, mülkiyetin, paranın önem görmediği ve gelecek kaygısı taşımadığı bir ülkeyi okuyorsunuz.More'un insan değerine, barışa verdiği değeri gösteriyor. Bu kitap sıfırdan bir devlet kurmak isterseniz ona hangi biçimi verirdiniz. Yasaları, insanları, ordusu nasıl olmalıdır? Güzel bir kitap okudum.
ÜTOPYA - THOMAS MORE 10/8
Kitap Thomas More'un yaşadığı dönemin anlayış biçimleri eleştirmek için yazdığı bir kitap olsa da günümüze de ayna tutmakta. Yazarın kurduğu bu ülkede paranın önemi yok, kölelere işkence yok, suçlu hak ettiği cezayı alır, adalet vardır. Tek kişinin yönetimini eleştiren yazar bildiğim kadarıyla istemese de kralın en yakın adamı olmakla beraber -sanırım- prensle de dostlarmış. Reform'a karşı çıktığı için idam edilse de Hümanizm destekçilerinin ileri gelenlerindenmiş. Ve bu düşünceyle de "Ütopya" adlı ber devlet kurmuş kafasında. Haklının hakkını aldığı, saçma sapan sistemlerin olmadığı, sade ama işlevli bir devlet... Yani yüzyıllardır kimsenin kuramadığı, kurmaya kalksa da engellendiği o devlet. Bazen masal gibi gelen ya da sarmayan yerler oldu fakat sebebini o konulardaki bilgisizliğime bağlıyorum. Aslında kitap başlıklar halinde olması gerekeni anlattığı için yapabileceğim bir yorum yok.
Thomas More’un, hayali bir ülkeyi anlattığı kitabı. Kitap karakterlerin sohbeti etrafında denizci olan ana karakterin gittiği bir ülkeyi anlatması etrafında şekilleniyor. Kitabın kaleme alındığı dönemi göz önünde bulundurduğumda Thomas More'un yaşadığı döneme göre oldukça ilerici fikirleri olduğunu söyleyebilirim. Yazarın “Ütopya” olarak anlattığı ülke yapısının günümüzde hala erişilebilen bir nokta olmadığını görmek de bu görüşümü destekler nitelikte. Yazarın görüşleri Hümanizmden izler taşıyor. Yazar kitapta kafasındaki ideal ülkeyi tasvir ederken kendi ülkesini de eleştiriyor. Ayrıca yazar kitabında toplumsal problemlere ilişkin çözüm yollarına da değiniyor. Üniversite yıllarında birkaç hocam önerdiği için uzun süredir okumayı istiyordum. Aslında itiraf etmeliyim ki kitaba başlarken sıkılacağımı düşünmüştüm. Ancak daha ilk sayfalardan kendine çekti ve okurken büyük keyif aldım. Farklı bir bakış açısı kazandırdı diyebilirim. Kısa sürede bitecek keyifli bir kitap olması nedeniyle okumanızı tavsiye ederim. Okuyacaklara keyifli okumalar :)
Kitabı okurken Platon'un Devlet adlı kitabı geldi aklıma, Burada da yazarın kendine has, ilginç, sıradışı duygu, düşünce ve görüşlerini paylaştığı eserinde okuyanları şaşırttığını düşünüyorum. Yazar muhteşem bir hayal gücüyle oluşturduğu gerek döneminin insanlarının gerekse günümüz insanlarının hiç tereddüt etmeden yaşamak isteyeceği bir şehir sunuyor.
Ütopya' da insanlığa saygı, sevgi var; mülkiyetin ve paranın hiçbir değeri yok, kimsenin bir diğerinden üstün olmadığı ve gelecek kaygısı taşımadığı, ideal düzenin yalnızca devlet yönetimine değil tüm toplum yaşamına yansıdığı bir ülke söz konusu.
Ütopya, suçluların altın halkalarla çalıştırıldığı ülke, elmasların-incilerin çocukların oyuncağı olduğu ülke...
Kitap gerçekten olması mümkün olan ama artık dünyada imkansız olan bir yapıyı anlatıyor.
Ben keyifle okudum, umarım sizde keyifle okursunuz. Sağlıkla kalın..
Sosyal devlet kavramını ele alan ütopya var olmayan bir devlet üzerinden sosyal devlet kavramı açıklanmaktadır. Eşitliğin olduğu, özel mülkiyetin olmadığı, altın gümüş gibi değerli taşların aslında hiç önemli olmadığı bir dünyadan bahsetmektedir. Tomas More nin hayatı hiçte ütopyada hayal ettiği hayat gibi sürmez ve idam edilir. Anlattığı ütopya da imdam cezasıda yoktur. Çok severek okuduğum kitabı herkese tavsiye ederim. Şimdiden keyifli okumalar dilerim.
Öncelikle şunu belirtmeliyim ki devlet yönetimi ve dünya düzeni ile ilgili günümüzde dahi hala düzeltilemeyen sorunların 16. Yüzyıl gibi bir dönemde , bir devlet adamı ve hukukçu tarafından; tartışılması, eleştirilmesi ve konu hakkında düşüncelerin açık ve net bir şekilde belirtilmesinin saygı duyulası bir cesaret gerektirdiğini düşünmekteyim.
Hümanizme Girişi
Londra'da doğup Oxford'da hukuk okuyan, kendini manastır yaşamına adadıktan sonra siyasete atılıp rahip olmaktan vazgeçen sonunda da parlamentoya karşı gelerek idam edilem Thomas More hem ütopya hem de gerçeklikten kopmayan bir eser ele alırken kafası da yaşamı gibi karmakarışıktı muhtemelen.
Kendisi krala özel danışmanlık yaparken ya da diplomasi ile yakından ilgilenirken ülkeler ve devletler ile ilgili fikirlerini Ütopya'ya ne kadar yansıttı merak ediyorum. Platon'dan ve Yunan düşünce tarzından çok fazla etkilendiği ortada.
Ütopya'yı okurken benim de kafam en az onun kadar karıştı. Kitabı "Ütopya ülkesindeki birçok şeyin bizim devletlerimizde de uygulandığını görmeyi dilerim. Ancak bu konuda umudum olduğunu söyleyemem." diyen dinleyici gibi kapattım. Bunun dışında kitabı coğrafi keşifler ve rönesans konularına ilgi duyanlar da sever.
Kanunlara, askeriyeye, altın ve gümüşe, evliliğe, yönetim biçimlerine, sağlık hizmetlerine ve mesleklerin toplumdaki önemine dair tespitleri ile "ideal" bir düzen oluşturulduğunda nelerin olabileceğine dair durumları okuyacaksınız. Konunun meraklıları için zorlamadan su gibi akan fakat diğerleri için sıkıcı olabilecek bir eser.