Vahşetin Çağrısı
Jack LondonNewest Vahşetin Çağrısı Reviews
You can find Newest Vahşetin Çağrısı quotes, newest Vahşetin Çağrısı book quotes, the most impressive sentences and paragraphs on 1000Kitap.112 syf.
8/10 puan verdi
VAHŞETİN ÇAĞRISI
Yazarın Beyaz Diş kitabını okuduktan sonra,
hemen bu kitabını da alıp okudum.
Vahşetin Çağrısını Beyaz dişten önce okuyun diyenleri şimdi daha iyi anlıyorum. Beyaz Diş 10 puansa bu kitaba 8 puan vermek gerekiyor.
Yakın bir zamanda filmi vizyona girdi...
Gerçekten filmi de harika tavsiye ederim.
Jack London Beyaz Diş’te olağanüstü bir iş başarmış.
Vahşetin Çağrısı da güzeldi.Okunmaya değer gerçekten.
Peki kitap ne anlatıyor okuyucuya derseniz...
Hayatın vahşi yönünü anlatıyor...
Hayatın zorluklarını ve mücadeleden asla vazgeçilmemesi gerektiğini Buck’un gözünden sunuyor bizlere Yazar.
Hayavanlara daha duyarlı olmamız gerekiyor. Onların dünyasını Jack London gerçekten iyi anlıyor. Ve okuyucuya muhteşem bir şekilde yansıtıyor.
Vahşilik insanın içinde var. Peki vahşete dur diyebilmek için neler yapmamız gerekiyor?
Kitapta bunun için de güzel detaylar mevcut.
Başlangıç seviyesi olarak Lise 2 ve 3. Sınıflar için uygun olduğunu düşünüyor keyifli okumalar diliyorum...
Yazar, bağlılık, iç güdü, sevgi, sadakat, öfke ve menfaat gibi kavram ve duyguları köpekler ve insanlar üzerinden anlatarak onların ve yeryüzündeki diğer canlıların yaşamına etkisini ve yaşamlarını nasıl şekillendirdiğini ortaya koymuş. Kitapta, insanların kendi menfaat ve amaçları uğruna başka canlıları acımasızca feda edişlerini açıkça görüyoruz... İlk basım yılı 1903. Bununla birlikte o zamanlarda karanlık bir kitap olduğu gerekçesiyle birçok ülkede yasaklanmış. Kitap, sade, akıcı, sürükleyici bir dile, düşündürücü, sorgulayıcı bir anlatıma ve içeriğe sahip.
Kitap sayesinde kendi yaşantımıza, kendi hayatımıza doğru bir yolculuğa çıkıyoruz. Hayatımızın kontrolü gerçekten bizim elimizde mi? Vicdan ve irademizle evet bir nebze de olsa bizim elimizde.. Peki ya geri kalanı? Biz kimiz sorusundan kaynaklı, kim olarak ve nerede ve tabii olarak hangi şartlar ile hayata adım attığımız; işte belki de bu noktada hayatımız elimizde değil. Ama ne olursa, kim olursak bir varoluşun içindeyiz. Ve içimizde gizil bir çağrı var, kendimizi kendimize çeken bir çağrı. Ama dışımızda da var o çağrı. Peki nasıl algılıyoruz, hangi çağrıya adım atıyoruz? Buck gibi mi? Bazı bazı içimizdeki o çağrıyı göz ardı, kulak ardı etmeden pür dikkat o çağrıyı beklemek, ayak diretmeden vahşetin kendisi olmak mı, yoksa dışarıdan gelen çağrı ile vahşete uğramak mı?
Kitabın okunmasını kesinlikle tavsiye ediyorum.
Eğer daha önce Jack london bir kitabını okumuşsanız yine aynı seviyede bir akıcılığa sahip. Ama bu kitap beni tam içine çekmedi nedense. Acaba bu da yazarın ilk kitabı olmasından mi kaynaklı olduğunu düşündürtmüyor da değil bana . Belki de ben öyle düşünüyorumdur bilmiyorum. Beyaz diş kitabı beni daha çok içine çekmişti. Tavsiyem ilk Vahşetin Çağrısı kitabını okuyup daha sonra beyaz dişi okumanız. İki kitabını karşılaştırırsak eğer birbirinin zıttı bir durum söz konusu. Vahşetin çağrısında evcilleştirilmiş hayvanın yapılan işkencelerle nasıl vahşileştiğini, Beyaz diş de ise vahşi bir hayvanın nasıl evcilleştirildiğini çok güzel bir dille anlatmıştır.
Pek çok kişinin belirttiği gibi gerçekten de kitap ile kitap adı arasında ciddi sıkıntı var. Orjinal adı üstünden (The call of the wild) bakmanızda fayda var. Çünkü kitap tam da bu.
Bir köpek karakteriyle anlatılmış olsa da bence her varlık için geçerli bir hikaye. Normal (!) halden varlığın vahşi doğasının sesine kulak verip, ona cevap verecek hale dönüşümünü anlatan başarılı bir anlatım becerisi.
Okuduğum, yaşam öyküsü hakkındaki yazılar, Martin Eden ve bu kitaptan sonra anladım ki, Jack London özel bir karaktermiş. Tanıdığıma memnun oldum. Şimdi "Beyaz Diş"e geçip, saygılarımı sunmaya devam edeceğim.
2 kitapla bu kadar iddialı olunabilir mi bilmiyorum ama Mr.London'ın kitaplarını sıkılmadan okuyabileceğinizi garanti edebilirim. :-))
·
Not rated
Orijinal ismi vahşi doğaya doğru olan kitabın dilimize vahşetin çağrısı olarak çevrilmesi içerik ve isim uyuşmazlığına neden olması sonucu kafamda ilişki kuramamada neden oldu. Kendisi sosyal darwinist olan yazarımız, kendini devrimci olarak lanse etsede içinde ırkçılığı barındırdığını biliyoruz. Kitap, evinden kaçırılıp Alaska'ya altın aramak için götürülen köpek Buck'un acıklı hikayesi. Yazarımızda parasızlıktan 1896-1899 yılları arasında altına hücuma katılmış bir zat. Evcil bir köpeğin vahşi doğada ve acımasız vahşi insanlar içinde geçirdiği karakter değişimini ve bu değişime neden olan kar hırsı, kazanma arzusu ve rakabet etme bağlamında yaşadığı olayları konu edinmiş. Kitap aslında kapitalizmin insan doğasını vahşileştirmesini sembolieze ediyor.
·
Not rated
Orijinal ismi vahşi doğaya doğru olan kitabın dilimize vahşetin çağrısı olarak çevrilmesi içerik ve isim uyuşmazlığına neden olması sonucu kafamda ilişki kuramamada neden oldu. Kendisi sosyal darwinist olan yazarımız, kendini devrimci olarak lanse etsede içinde ırkçılığı barındırdığını biliyoruz. Kitap, evinden kaçırılıp Alaska'ya altın aramak için götürülen köpek Buck'un acıklı hikayesi. Yazarımızda parasızlıktan 1896-1899 yılları arasında altına hücuma katılmış bir zat. Evcil bir köpeğin vahşi doğada ve acımasız vahşi insanlar içinde geçirdiği karakter değişimini ve bu değişime neden olan kar hırsı, kazanma arzusu ve rakabet etme bağlamında yaşadığı olayları konu edinmiş. Kitap aslında kapitalizmin insan doğasını vahşileştirmesini sembolieze ediyor.
