Şimdi gözyaşı ayak izlerine damlıyor. Hareketlerin harabettiği
gönülde sade bir yetim iniltisi var. Tellerine bazı yenilerini de
ilave ettiğimiz bu eski sazın terennümlerini dinleyecek kulak
varsa, onda kırık bir kalbin akislerinden başka bir şey duymayacaktır.
kim olduğumu, hatta var olduğumu hakkiyle bilmiyorum. bende dalgalanan bu varlık tezahürü , bu bir gölgenin silik ve yakalanmaz hareketleri, işitiyorum ki bunlar kendilerinde ebediyen ağır bir mesuliyet taşıyorlar.