Vicdan Zorbalığa Karşı ya da Castello Calvin'e
Stefan ZweigVicdan Zorbalığa Karşı ya da Castello Calvin'e Gönderileri
Vicdan Zorbalığa Karşı ya da Castello Calvin'e kitaplarını, Vicdan Zorbalığa Karşı ya da Castello Calvin'e sözleri ve alıntılarını, Vicdan Zorbalığa Karşı ya da Castello Calvin'e yazarlarını, Vicdan Zorbalığa Karşı ya da Castello Calvin'e yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Benim için ender bir "ben bu kitabı bugüne kadar nasıl okumamışım" kitabı oldu. Genelde novellalarına alışık olduğum Zweig'ın nispeten daha uzun olan bu eserini de 70 sayfalık kitapları gibi bir solukta okudum ve diyebilirim ki okuduğum 8 Zweig kitabı içinde bu en iyisiydi. Kendisini bir Yazar olarakta örnek aldığım (intihar olayı hariç) meslek büyüğüm gene çoğu kitabında yaptığı gibi çaresizlik temasını iliklerimize kadar işletiyor. Diktatörlere karşı bir uyarı ve kılavuz görevi görmesi gereken bu kitap aradan yıllar geçse bile hem yazıldığı dönemden önce hem de sonrasında gene aynı diktatörlerin ( ve gene aynı taktiklerle kafayı yememek elde değil gerçekten) bir şekilde başa geldikleri için belki sınıfta kalıyor ama aslında nedeninin de cevabını veriyor kitap. Çok spoiler vermek istemediğim ve kolayca favorilerime soktuğum bu kitabı okuyun - daha da önemlisi okutun. Son olarak bu kitapla tanışmama vesile olan ve vakit kaybı yerine bana sağlam tavsiyesiyle katkı sağlamış olan 
MURAT AYDIN a teşekkür ediyorum.
Heyhat, bir ölünün onurunu kurtarmak neye yarar hiçbir kefaret onu geriye, gün ışığına geri getiremedikten sonra: Söz konusu olan, yaşayan insanları korumak ve bir olayı insanlık dışı olarak damgalamak; böylece başka pek çok benzer olayı engellemektir.
Bir kitaba değerini kazandıran şey gizli imalar değil, yazılmış kelimelerdir daima.
Temiz olmayan bir vicdanla iyi yazı yazılmaz.
Ama yok edilenler sadece insan oldukları için kurbanları saymak kimsenin aklına gelmez.
"Hakikati aramak ve onu kendi düşündüğü gibi ifade etmek asla suç olamaz. Kimse bir inanca zorlanamaz. İnanç özgürdür."
Oysa mahkûm çok sade bir cevap verir-ve bu cevap, insan gibi insan olan herkesi sarsmalıdır- Calvin'i sadece af dilemek üzere çağırmıştır. Kurban, kendini kurban edene Hıristiyanca bir barışma fırsatı sunmaktadır.
Serveto
Bana gelince, ben haklı davamdan eminim ve ölümden korkmuyorum. Ama sen, çölde kalmış bir kör gibi haykırmaktasın; çünkü intikamın hayaleti yüreğini yakmakta.
..yılan mı kurbanının gözlerini aramaktadır yoksa daha ziyade kurban mı onun korkunç bir biçimde cezbedici, çelik gibi bakışlarını?
Yaşayan bir fikir asla ölümlü bir insanla birlikte yaşayıp onunla birlikte yok olup gitmez, kendine bir yer, bir dünya ve özgürlük ister. Bu nedenle de düşünen herkes için hayatının fikrinin şişmiş parmaktaki kıymık gibi, ana rahmindeki çocuk gibi, kabuğundaki meyve gibi, içeriden dışarıya taşacağı bir an gelir.