Herkese merhaba, Svetlana Aleksiyeviç’ in Çernobil duası isimli kitabından bahsetmek istiyorum. 26 nisan 1986’da meydana gelen ve ülkemizi de etkileyen, etkileri süregelen, tarihin nükleer reaktör kazasını odağına yerleştirerek trajediyi yaşamış insanların bireysel tanıklıklarını aktarıyor. Ülkemizde de etkileri görüldü illa ki, aklıma Kazım Koyuncu geldi yine mekanı cennet olsun ve daha adını sanını hiç duymadığımız belki binlercesi. Kitapta oradaki vatandaşın bizzat anlatımlarını aktaran yazar müthiş uyarlamış çok beğendim. Politikacıların yalanlarını, vurdumduymazlığını çok güzel aktarmış. Hayal meyal anımsıyorum bizde de bir bakan radyasyon yok diye çay içmişti. Şimdi araştırdım da aradan birkaç yıl sonra kalp yetmezliğinden ölmüş. O dönem fındıklarda radyasyona maruz kalmıştı ilkokulu 1987-1992 yılları arasında okuyanlar hatırlayacaktır her gün fındık dağıtılırdı okullarda, bunların da sonucu hep birlikte yaşayacağız ve belki de yaşıyoruz.
Çernobil duası bence, bir yandan en depresif, bir yandan en korkutucu kitaplardan birisidir. Üstelik de sıfır kurgu, sıfır abartı; sadece olaya tanık olan kişilerin anlatılarını aktararak bunu başarmaktadır.
Okumadıysanız ve merakınız varsa mutlaka okuyun derim.