Bir Asteğmenin Tunceli Hatıraları

Vur Emri

Ümit Zileli

Vur Emri Quotes

You can find Vur Emri quotes, Vur Emri book quotes, the most impressive sentences and paragraphs on 1000Kitap.
Askerlik anıları :D
" 7.62mm çapındadır. Sivri kısmı turuncu renkte olanlar izli mermidir. Tesir gücü çok yüksektir. Sorusu olan var mı? Muhittin hevesle elini kaldırdı. Bölük komutanımızın söz vermesi üzerine Tuzla tarihinin en ilginç sorusunu büyük bir ciddiyetle tane tane sordu: "Komutanım, bu mermilerin ucu niçin sivri de mesela dört köşe değil?" Bir an herkes dondu. Üsteğmen Şenocak dik dik Muhittin'in suratına baktı. Ama hayır, arkadaşımızın hiç dalga geçer gibi bir hâli yoktu. Tertemiz, saf bir yüzle cevap bekliyordu. Biz kahkahalarımızı zaptetmeye uğraşırken, Üsteğmen Şenocak son derece mütebessim bir yüzle karşı soruyu yöneltti: "Oğlum sen Laz mısın?" Muhittin şaşkın cevap verdi: "Trabzonluyum komutanım."
Heyecan, bilinmeyenin verdiği rahatsızlık ve korku, bir yumru olmuş boğazıma oturmuştu. Gidiyorduk, ama nereye?
Reklam
Bir başka yerin anılarından geriye kalan ise. İnsanlar! Şikayetsiz doğan, şikayetsiz büyüyen ve ölen insanlar. Bizim insanlarımız!...
Verdiğiniz buyruklar mantığa ters gelse de yerine getitilir. Ya da siz, aklınız kesmese de aldığınız buyrukları yerine getirirsiniz. Çünkü yerine getirmek zorundasınızdır. Çünkü "Emir demiri keser". Sevgili bölük komutanımın dediği gibi: "Mantığın bittiği yerde askerlik başlar."
Biliyorum ki; daha birçok kitap yazılacak. Tabular yıkılacak.Ve birgün güzellikler, umutlar, sevgiler yazılacak.Hiçbir kötülüğün, namussuzluğun, baskının ve işkencenin bulunmadığı, sevda türkülerinin bir baştan bir başa söylendiği bir ülkede. İstanbul'daki çocukla Hakkâri’deki çocuğun özlemleri arasında hiçbir farkın kalmadığı bir Türkiye'de. — Çok mu hayal?...
İlk görev her zaman korkutucudur. Hele tim komutanıysanız. Her çıtırtı bir tehlike, her çalının altı bir terörist sığınağı gibi gelir. Sanki bütün "eşkıyalar" göreve çıktığınızı biliyorlarmış, her adımda bir pusu kurmuşlar sanırsınız. Pek de haksız sayılmazsınız. Kendinizden başka yirmi kişinin sorumluluğu da omuzlarınıza yüklenmiştir. İşin en zor tarafı da, bırakın korkmayı, heyecanlandığınızı bile belli edemezsiniz. Yoksa imamla cemaat misali, erat en ufak bir şey hissetti mi donar kalır. Ona göre komutan korkmaz, heyecanlanmaz, gerilmez. Hep en önde yürümek zorundasınızdır. Bütün bu gerilimin dışında en dikkatli olmamız husus ise eratın sağlığıdır.
Reklam
"Ağlamayan çocuğa meme yok komutan. Bu halk hiçbir zaman istemesini bilmemiş. Baştakiler de vermesini... Selçuktan bu yana!.." "Peki ya bundan sonra?" "Bin yıl da değişmeyen, birkaç yılda değişir mi komutan?"
İnsanları ilk kez o kadar yakından tanıyor, yaşam biçimlerine ve o yaşam biçimine karşı olabildiğince geniş hoşgörülerine o kadar yakından tanık oluyordum. Tepki göstermiş, kızmıştım: — Böylesine ezik, böylesine itilmiş bir yaşamın hoşgörüsü ne ola ki diye. Zaman geçtikçe, operasyonlar sıklaştıkça onları yakından, taa içlerinden yakaladım. Ve ilk tepkimin ne kadar haksız, ne denli acımasız olduğunu gördüm. Ben kavramları karıştırmış; hoşgörü ile kadercilik, savunmasızlık ile teslimiyetçilik arasındaki o incecik çizgiyi farkedememiştim!
Ama ben umutluyum! En zayıf, en bitti denilen anda dünyanın en büyük devletlerine karşı kurtuluş savaşı vermeyi başaran bu ulus, bugün ülkeyi karanlıklara, parçalanmaya götürenlere karşı ayağa kalkmayı da başaracaktır. Türkiye Cumhuriyeti 2000'li yıllara çağdaş ve laik bir hukuk devleti olarak girecektir. Çünkü Türk ulusu buna layıktır. (2000leri de 2010ları da geride bıraktığımız bu günlerde hala umutla bekliyor olmak...)
Üştü açık kamyonlar bitmek tükenmek bilmeyen yolda sarsılarak ilerlemeye devam ediyor ve ben düşünüyordum. Daha doğrusu korkuyordum. Bir kazadan, pusuya düşmekten, erlerin başına bir şey gelmesinden.. ve ölümden! Daha önceleri ölümden korkmuş muydum? Hayır. Lüzum yoktu ki. Ölüm uzak, belirsiz ve anlamsız bir sözcüktü o zamanlar. Şarkılarda, şiirlerde sık sık yinelenen renksiz bir sözcük. Dinlerken hüzün verirdi yalnızca. Kötü bir şey olduğuna emindim. İyi bir tarafı olsa niçin herkes savaşlara, idamlara karşı çıksındı ki? Demek ki acı veriyordu.
41 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.