Okumayı yeni bitirdim.. Yakup Kadri KARAOSMANOĞLU "Yaban" romanında Birinci Dünya Savaşının sonundan Sakarya Savaşının bitimine kadar olan dönemi bir Anadolu köyünde geçiren bir aydının gözünden köy hayatını, köylülerin Milli Mücadele' ye bakışını ortaya koyar. Ahmet Celâl, Yedek subay olarak katıldığı 1. Dünya Savaşı’nda bir kolunu kaybetmiştir. Daha otuzbeş yaşına basmadan kendisi için herşeyin bittiğini hissetmektedir. İstanbul’a İngilizlerin girmesi üzerine oraya dönemez ve emireri Mehmet Ali’nin çağrısına uyarak onun Orta Anadolu’nun Porsuk Çayı kıyısındaki köyüne gidip yerleşir. Köylü için Ahmet Celâl bir “Yaban”dır. Ahmet Celal , gittiği yerde ,yabancı olduğundan,yaban olarak tanımlanmaktadır. köydekilerle hiçbir bağlantısı olmamasına ve subay olmasına rağmen ona düşman gözüyle bakılmaktadır. Ülkenin tamamı işgal altında olmasına rağmen köylülerin bunu umursamaması, sonuçta; evlerinin kundaklanması, yiyeceklerinin yağmalanması, kadın ve kızlarına tacizde bulunulması onların akıllarını başlarına getirir.Bu durumu gören Ahmet Celal sevgilisi Emine'yi yanına alıp kaçmaya çalışır.
Tabi eleştirilecek çok yönü olan bir roman, ama yine de keşke daha önce okusaymışım dediğim romanlardan biriymiş yaban.