Home
Search
What to Read?
Sign In
Sign Up
Shopping
Explore
Books
Authors
Readers
1000Kitap Android ApplicationFREE – Download from Google Play
1000Kitap iOS ApplicationFREE – Get it from App Store
©2024 · 1000Kitap Web Application · 2.37.26
Yaban Kızlar
Ursula K. Le GuinYaban Kızlar Reviews
You can find Yaban Kızlar reviews, Yaban Kızlar book reviews, Yaban Kızlar ratings on 1000Kitap.
Bu defa, uzun öykü olan Yaban Kızları’ndaki kaçırılan ve belli bir kast sistemine göre evlendirilen kızların hikayesinden çok kitabın sonunda Ursula Le Guin ile yapılan röportajı ve onun okumaya dair düşüncelerini aktardığı kısımları sevdim.
Okuma işinin çaba isteyen bir eylem olmasından ötürü herkesin becerememesine şaşırmamak gerektiğinin altını çizen Ursula aynı zamanda yayıncılara da lafını esirgemiyor. Her hafta bir “çok satan” çıkmasını isteyerek çok satanları bile yarıştıranların dünyasını eleştirip okur sayısı yüzünden aslında bunca çabaya rağmen pek de kâr etmediklerini söylüyor. Peki neden yayıncılığı bırakmıyorlar derseniz Ursula cevap versin:”Yayıncılığı elinizde tutarsanız basılanı,yazılanı,okunanı kontrol edebileceğinizi düşündüğünüz için mi?Eh size iyi şanslar,beyefendi.Tiranların ortak yanılgısıdır bu.”
Lafla eleştirmek kolaydır,mühim olan davranışla onu destekleyebilmektir. Ursula Le Guin kapitalizmi eleştirirken kendisi de bir parçası oluverenlerden değil. Yazdığı onca kitabın binbir çeşit filmine izin verip kazandığını kâr sayabilirdi. Fakat o zaman “Ursula K. Le Guin” olamazdı. Dik duruşuyla yaşayan böylesi ender insanlara sonsuz saygı ve sevgilerle
Kadının, adaletin, eşitliğin, inançların sömürüsü üzerine yazılmış bir eser.
Kadın sahip alınan, kaçırılan, kendi elinde bir oyuncak gibi şekillendirilen obje görevi görmüş ,kitaptaki sınıflandırma tarafından.
İnsanlık güç bakımından ve çıkar meseslesi ön planda tutularak mertebelere ayrılmış.
Gücü elinde olanın herşeyi yapmaya hakkı olduğu bi yaşantıyı anlatıyor.
İnsanın kendini tanrılaştırması söz konusu.
Kitapta üç sınıf var.
Taç : hizmet edilmeye layık yeryüzü tanrıları. Kimse için çalışmaz hayatı kendileri için sekillendirirler.
Kökler : Tarım ve üretim işleri ile uğraşan işçi sınıfı. Kendileri bir alt tabakaya göre değerli olsa da sadece Taçların elinde bir kuklalardır.
Toprak insanları :Bunlar değersiz kesimlerdir. Yağmalayıp , öldürülebilir. Ceza kesilip , hizmetçi olarak kaçırılabilir. Ve hiçbir başkaldırı belirtisi gösteremez.
Düşünüyorum da insanoğlu kendisine zulüm ve adaletsizlik yapılmasına neden izin verir ? Neden yanlış için başkaldırmaz ? Neden başkaları için öncülük yapmaz ?
Yaşantıdan rahatsızlar , insani değerleri sömürülüyor , gurur hiçe sayılıyor, beden sadece zevk aracı görülüyor.
Bunca şey içine hoşnutsuzluk yayarken neden ben böyle yaşamak istemiyorum demiyor ?
Bu kitapta zulüm gören insanların tek açıklaması olabilir : " Yaşadığın gibi inanmaya başlarsın." Bu inanma uyku numarası yapan biri gibidir bence. Sarssan bile numarasına devam eder. İşte böyle mantıksız bir uğraş ,bir inanış.
Kısa ve hüzünlü bir öykü. İki kız kardeş toplumda zirvede olan, kendilerine tüm hakların tanındığı taçlar tarafından evlenilmek üzere halklarından kaçırılıyor. Kız kardeşlerin yeni yaşantısına tanık olurken Taçların, Toprakların ( köleler), Köklerin ( Orta sınıf, tacir) yaşayışlarına ve hiyerarşik düzenlerine şahit oluyoruz.
Yazar yine distopik bir ortam oluşturarak olmaması gerekenlerin olduğu bir toplum düzeni ile bizleri sınıyor.
Ne demeli ki kitap hakkında şimdi; eğlenceli değil, sarsıcı ve üzücü ama okumalı.
Her sabah geceyi nasıl geçirdiği sorusunu gülümseyip, “Geçti işte,” diyerek yanıtladı.
Kısa akıcı bir dille yazılmış bir hikaye ile başlıyor, okurken uyanık kalmak yazısı ile devam edip yazar ile yapılan söyleşi ile bitiyor kitap.
Bilinmeyen bir medeniyet olan Taçlar, Kökler, Topraklar ve bunların hayatlarını konu almış. Kız kardeşlerin birbirlerine olan bağlılıkları, onları takip eden bebeğin ruhu ve hazin sonu ile etkileyici bir kurgu...
Kitap, kısa bir hikaye- olaylar; Taç, Kök ve Toprak şeklinde adlandırılan bir kast sistemine tabi köle olarak esir düşen (toprak grubuna tabi) iki kız kardeşin etrafında şekillenir.- denemeler, şiirler ve yazarla yapılmış bir söyleşiyi içeriyor.
Yazarın anlatımı gayet akıcıydı. Kolay okunabilir bir kitap. Özellikle yazarla yapılan söyleşi ve Okurken Uyanık Kalmak adlı deneme hoştu.
Kitap ilk sayfada yer alan “Yaban Kızlar” öyküsüyle başlıyor. Sonraki sayfalarda yazarın denemesi, röportajı ve şiirleriyle devam ediyor. Yani dolu dolu bir kitap olmuş. Yazarla tanışma kitabım olması farklı türlerine şahit olmam açısından çok iyi oldu.
Yaban Kızlar öyküsünün konusuna değinecek olursak, üç tür toplum var: Taçlar, Topraklar ve Kökler.
Taçlar hakim topluluk, yağma yapabilir kendilerine eş seçmek veya satmak için için kız çocuklarına el koyabilir. Topraklar onların köleleri. Kökler ise ticaretle uğraşan ara grup. Toprak kızları, Taç erkeklerine çocuklar doğuruyorlar ve böylece tanrı çocuklar getiriyorlar topluma. Kölelik, adaletsizlik, zalimlik, feminist birçok düşünce yer almış bu kısacık öyküde. Yazar fantastik ögeler aracılığıyla ince ince yerleştirmiş tüm bunları. Şaşırtıcı sonlu bir öyküydü.
”Okurken Uyanık Kalmak” denemesinde ise kitap okuma oranları, yayıncıların bakış açısını sarsıcı bir şekilde yazmış. Denemede altını çizeceğiniz birçok cümle mevcut. “
“Ama kitap denen şeyin okunması gerekir. Zaman ister. Çaba ister. Uyanık kalınmasını ister.”
“Bir kitap size on beş yaşınızdayken söylediği şeyi elli yaşınızdayken de söyler ama söylediği o zaman öyle farklı gelir ki yepyeni bir kitap okuyormuşsunuz gibi gelir.”
Kalemine, zekâsına hayran oldum. Yazarın iki kitabını daha almıştım. Onları da bu sene okumayı planlıyorum
Le Guin’le tanışmak isteyenlerin bu kitapla başlamasını öneririm.
Naçizane tavsiyemle,
Kitapla kalın..
Bir yazarla tanıştığım ilk kitap benim için çok önemlidir. Ya o yazarı sahiplenirim ya da aman kitap işte derim. Yaban Kızlar benim Ursula K. Le Guin ile tanıştığım kitaptır. Kitapla ilgili bildiğim tek şey bilim kurgu olduğuydu.
Kitap 5 bölümden oluşmakta, ilk bölüm Yaban Kızlar’ın hikayesini anlatmaktaydı.
Taçlar(soylular), Kökler(ticaretle
Kitaptaki öykü kısa ama çok etkileyici. Karaktetleri, kitaptaki mesajı çok beğendim. Ayrıca kitabın sonundaki söyleşi de yazarı tanımak ve ne kadar iyi bir mizah anlayışına sahip olduğunu görmek açısından güzel.
İlgincti. Kendilerini Tanrı olarak goren bir topluluk olan Taçlar, kole edindikleri Toprak toplulugunun kiz cocuklarini ilerde kendilerine es yapmak icin zorla kacirip, ailelerini kilictan geciriyorlar. Garip olan sey; adetlere gore zaten hicbir topluluk kendi toplulugundan es secemiyor. Yani "Toprak"lari sadece Taclar es secebiliyor ve onlar da kole olarak itaat ediyor eee daha niye zorla kaciriyorsunuz? Cok abuk kurallara dayanan topluluklar ve 2 kiz kardesin huzunlu hikayesi var. Bir yerden sonra merak edip okumaya devam ediyorsun. Okuduguma memnun olma konusunda hissiz kaldim. Ama tavsiye etmeyecegime eminim.