Yaşamı, Sanatı, Yapıtlarından Seçmeler

Yahya Kemal Beyatlı

Muzaffer Uyguner

Yahya Kemal Beyatlı Gönderileri

Yahya Kemal Beyatlı kitaplarını, Yahya Kemal Beyatlı sözleri ve alıntılarını, Yahya Kemal Beyatlı yazarlarını, Yahya Kemal Beyatlı yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Atalarından ilk bilineni ise 1377'de Niş'i alan Yahşi Bey komutasında bulunan Çankırılı Şehsuvar Beydir. Aile, o bölgede, bundan ötürü Şehsuvarzadeler olarak anılagelmiş ve so­yadı yasası çıktığında, Yahya Kemal, Şehsuvar adının Türkçesi olan Beyatlı'yı nüfus kütüğüne yazdırmıştır.
Yahya Kemal Beyatlı, 2 Aralık 1884 Salı günü, Üsküp'te, İshakiye Mahallesinde, büyükan­nesi Âdile Hanımın konağında dünyaya gelmiş, adını Mehmet Agâh koymuşlar.
Reklam
Bir BAŞKA tepeden...
Sana dün bir tepeden baktım azîz İstanbul! Görmedim gezmediğim, sevmediğim hiç bir yer, Ömrüm oldukça, gönül tahtıma keyfince kurul! Sâde bir semtini sevmek bile bir ömre değer. Nice revnaklı şehirler görülür dünyâda, Lâkin efsunlu güzellikleri sensin yaratan. Yaşamıştır derim, en hoş ve uzun rü'yâda Sende çok yıl yaşıyan, sende ölen, sende yatan.
Sayfa 148 - Bilgi Yayınları Birinci Basım Ekim 1992Kitabı okudu
Türkiye'ye Milliyetcilik Ne Zaman Girdi?
"Türkiye'ye milliyetçilik ne zaman girdi?" de­nildiği vakit derhal: "Nâmık Kemal'le... Abdül Azîz devrinde..." demeğe meylediyoruz. Dâimâ diğer unsurları unutuyoruz. Bize de­mek başka, Türkiye'ye demek yine başkadır. Türkiye'de milliyetperverlik, gaalibâ evvelâ Sırplara uğradı. Daha sonra Ermenilere geçti. Biz hayli zaman sonra uyandık. Bir defâ daha görülüyor ki bir fikrin bir memlekete uğraması, o memlekette her unsura sirâyet etmesi bambaşka bir keyfiyettir. Meselâ: 1680'e doğru İstanbul'da en büyük Türk beste­ kârı olan Itrî yaşarken Garb mûsikîsinde kullanı­lan nota usûlü Beyoğlu'nda vardı. Beyoğlu kilise­ lerinde tegannî eden Firenk çocukları bile, nota­ya bakarak, kilise duâlarını tegannî ederlerdi. Allah bilir! Lâkin Itrî belki de nota mevcûd olduğunu bilirdi ve aynı târihde Saray'da terbiye gören Kantemiroğlu ndan işitmiş olabilirdi. Lâ­kin biz notayı Itrî’ den ancak bir buçuk (asır) son­ra öğrendik ve edindik ve onun sâyesinde mûsikî eserlerimizi kurtarabildik. Şâyet Itrî zamânında alsaydık, onun, ikibin olduğu tahmîn edilen parçalarından başka (elde) bulunan diğer bestekârların, onlardan öncekilerin ne kadar eserini zaptetmiş bulunurduk. Heyhât ki iş böyle değil. Milletler, hayatlarında mukadder bir saat çalmadan önce temeddünün muayyen birşeyini kabûl edemiyorlar.
Sayfa 129 - Bilgi Yayınları Birinci Basım Ekim 1992Kitabı okudu
Rubai
Sâkiyle mey olmadıkça boştur bu cihan Gelmezse İraak neylerinden elhan Ahvâl-i cihanı seyredip görmedeyim İşrettir kâr-ı ömr bâkîsi yalan
Sayfa 114 - Bilgi Yayınları Birinci Basım Ekim 1992Kitabı okudu
Şarkı
Kalbim yine üzgün seni andım da derinden, Geçtim yine dün eski hazan bahçelerinden! Üzgün ve kırılmış gibi en ince yerinden, Geçtim yine dün eski hazan bahçelerinden! Senden boşalan bağrıma göz yaşları dolmuş! Gördüm ki yazın bastığımız otları solmuş. Son demde bu mevsim gibi benzim de kül olmuş, Geçtim yine dün eski hazan bahçelerinden!
Sayfa 111 - Bilgi Yayınları Birinci Basım Ekim 1992Kitabı okudu
Reklam