Merhaba Sevgili Okur Dostlarım,
Stefan Zweig'in ustalıkla yazdığı öykülerden Yakıcı Sır ile geldim. Yazar hakkında konuşmaya eserlerini paylaştıkça elbette devam edeceğim. Öncelikle, sadece müptelası olduğum yayınevlerinin baskılarını okumak gerçekten daha akıllıca. Çünkü Venedik yayınevi edit dili edebi tarz ve tavırdan uzak, yazım yanlışları ve imla hatalarıyla dolu. Bu özensizlik ciddi anlamda sinir bozucu. Üzgünüm! Sadece ticari kaygılarla basılan kitaplar beni gerçekten rahatsız ediyor. Bu iş emek işi, özen dikkat ve beceri gerektiriyor sevgili Venedik yayınevi umarım eleştirilerimiz ışık tutar.
Kitabın hakkına gelirsek:
Güzel bir öykü okudum. Bir çocuğun gözüyle bakmaya çalışarak, (Ana kahraman 12 yaşında Edgar isimli bir çocuk) güzel bir farkındalık yakaladım. Küçücük bir çocuk bugün bana yeniden niyet okumayı öğretti. Kötü niyetin her ne kadar allanıp pullansa da farkına varılacak bir negatif enerji yaydığını yeniden hatırlattı.
Gerçek hayatta da böyledir! Kötü niyetlilere inanırım çünkü, ben insanların o kadar kötü olabileceklerine inanmam! Taa ki kötü niyetliler beni inandırana kadar! Kötü niyetli olduğunuza inandığım an bir daha inanç bağı kalmaz aramızda. Herkes bu dünyada algısı kadar vardır ve insanın içi ne ise er ya da geç dışarı o dökülür. Kurnazlık bir zeka belirtisi değildir, ahlaksızlık belirtisidir benim algımda. Zeki insan ise kurnazlara sırtını ezberletmelidir. Neticede biriktirdiğiniz her ne ise gün gelir o keseden harcarsınız. Ve herkes mutlaka yüreğinin ekmeğini yer.
İyi ki okudum, teşekkürler Edgar!