Yakın Maziden Hatıra Kırıntıları

Ali Fuad Başgil

Yakın Maziden Hatıra Kırıntıları Posts

You can find Yakın Maziden Hatıra Kırıntıları books, Yakın Maziden Hatıra Kırıntıları quotes and quotes, Yakın Maziden Hatıra Kırıntıları authors, Yakın Maziden Hatıra Kırıntıları reviews and reviews on 1000Kitap.
"Gençlik ümit ve arzularıyla, ihtiyarlık hâtıralarıyla yaşar" sözüne doğru. Hele hücre hayatında...
Sayfa 57
Onlar hedonizm ve egoizm edebiyatı yapıyorlar. Feragat ve fedakârlığın değerini inkar ediyorlar. Bu meziyetlerin yüksek zevkinden seni mahrum bırakmak istiyorlar. Vatana ve insanlığa hizmet etmenin ve vazife duygusuna bağlı yaşama nın bir zevki vardır ki, bunun yerini fizik zevklerden hiçbiri tutmaz. Tutmadığını sen kendin nefsinde duyuyor ve yaşıyor sun. Üzüntü ve keder gibi rahat da izafidir. Başkalarına rahat gelen bir hayat, sana ızdırap kaynağı olur. İnsanlar hep aynı suyun demiri değildirler ve bereket ki, böyledir. Herkes şerrin öğütlerini dinleseydi, yeryüzünden rahat ve saadet kalkardı.
Sayfa 55
Reklam
"İhtilâfât ile uğraşmakta dehrin zevk yok. Zevk anın mirsadı ibretten temâşasındadır."
Sayfa 55
Okuduğun, memleket işleri üzerine bir yazıydı. Arkadaşın, seni dinledikten sonra: - İlâhi Fuat Bey, aklına şaşayım. Yahu, başını kaldır da, şu karşında nefis bir tablo gibi açılan manzaraya bak. Rahat batıyor mu sana? Sen mi kaldın uğraşacak bu işlerle... haydi kalk, Kalamış'a inelim. Bir kahve, gazinoda oturalım, keyfedelim.
Sayfa 53
Rüya, tıpkı ruh ve vicdan gibi esrar dolu bir hayat hâdi sesidir... Rüyanın hayret uyandıran en esrarengiz tarafı (za man imtidadi) ndan ari olmasıdır. En uzun süren bir rüya bile, göz kırpması kadar kısa bir zaman işidir. Adam rüyasında evlenir, çoluk çocuk sahibi olur, ömür sürer, uyanır, bir de ne görsün, uykuya dalalı ancak bir iki dakika olmuş. Bunu düşünerek (zaman) in (sübjektif) olduğuna ve bizim varlığımız ve benliğimiz dışında (zaman) diye bir (imtidat) mevcut olma dığına inananlar vardır. Muhakkak olan bir şey varsa, rüyanın ilâhi esrarın en harikulâde tecellilerinden biri olmasıdır.
Sayfa 37
Ya Rabbi! Biz niçin birbirimize bu kadar hor bakıyor, vatandaş sevgisiyle muamele edemiyoruz? Niçin karşımızdakinin de hürmete lâyık insan olduğunu kabul etmiyoruz? Kendimizden başkasına, niçin yabancı bir devlet casusu gözü ve şüphesi ile bakıyoruz? Niçin hakikatleri görüp duymaktan korkuyor ve hakikatten yılıyoruz? Ne zaman başımızda medeni memleketlere mahsus, medeni idareciler göreceğiz? İdarecilerimizin itimat ve iltifatına lâyık olmak için otuz sene üniversite kürsülerinde ömür vermiş olmak yetmezse, insan ne olmalı ve nasıl bir sıfat taşımalıdır?.. İsviçre: 2 Temmuz 1962
Sayfa 36
Reklam
77 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.