YALAN HAYAT
Xavian gücünü ve krallığını korumak için evleniyordu. Düğün gecesi onun için sadece bir görevden ibaretti. Ancak yeni yıkanmış, mis gibi kokan ve gerginlikle bekleyen kraliçesinin peçesini açtığında hiç beklemediği bir gerçekle karşılaştı. Yeni kraliçesi çöllerdeki yıldızlar kadar güzeldi.
Bu kraliçe sıradan bir düğün gecesinden çok daha fazlasını hak ediyordu... Ve Xavian onun kollarının arasındayken kendini sadece bir krallığın değil, dünyadaki bütün krallıklarının sahibiymiş gibi güçlü hissettiğini keşfetmişti.
Ancak el değmemiş kraliçe, onu mahvedebilirdi...
ÇÖLDEKİ ÖZGÜRLÜK
Jasmine, arkasını döndü ve geniş yeşilliklerin sonuna baktı. At sırtında üç adam, büyük kapıdan içeri giriyordu. Bu adamların silahları ve sert ifadeli yüzleri vardı. Liderleri diğerlerinden çok daha uzun boylu ve daha geniş omuzluydu. Kalçasındaki değerli taşlarla süslü hançer toplumsal statüsünü belli ediyor, sıcak çöl güneşi altında, beyaz kıyafeti, koyu renk teniyle tezat oluşturuyordu. Jasmine yanılmış olmak için dua ederken, panik içinde adama baktı. Hayır, o olamazdı. Olamazdı! Fakat o yakışıklı, acımasız yüze baktığında kim olduğunu inkâr edemedi. On üç yıl boyunca, bu yüzü hep rüyalarında görmüştü. O Kareef Al’Ramiz’di… Çölün barbar prensi…
