Yankı ve Hüzün

Nurullah Genç

Yankı ve Hüzün Gönderileri

Yankı ve Hüzün kitaplarını, Yankı ve Hüzün sözleri ve alıntılarını, Yankı ve Hüzün yazarlarını, Yankı ve Hüzün yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Hüzn
Bilmem ki, ne buldum acıdan başka Bunca yıl gezindim boş aynalarda Perdeler çekildi deruni aşka Zavallı, derbeder, loş aynalarda
Sayfa 47 - DengeKitabı okudu
Yağmur, seni bekleyen bir taş da ben olsaydım Çölde seni özleyen bir kuş da ben olsaydım Dokunduğun küçük bir nakış da ben olsaydım Sana sırılsıklam bir bakış da ben olsaydım Uğrunda koparılan bir baş da ben olsaydım Bahîra’dan süzülen bir yaş da ben olsaydım Okşadığın bir parça kumaş da ben olsaydım Senin için görülen bir düş de ben olsaydım Yeryüzünde seni bir görmüş de ben olsaydım Senin visalinle bir gülmüş de ben olsaydım Sana hicret eden bir Kureyş de ben olsaydım Damar damar seninle, hep seninle dolsaydım Bâtılı yıkmak için kuşandığın kılıcın Kabzasında bir dirhem gümüş de ben olsaydım
Reklam
Şarkısıyla yaşadık yıllar yılı baharın İnsanlık bahçemize sensizlik hazân düştü
Nefesinle yeniden çizilecek desenler Çehreler yepyeni bir değişim geçirecek Aydınlığa nurunla kavuşacak mahzenler Anneler çocuklara hep seni içirecek Yağmur, seninle biter susuzluğu evrenin Sana mü’mindir sema; sana muhtaçtır zemin Damar damar seninle, hep seninle dolsaydım Bâtılı yıkmak için kuşandığın kılıcın Kabzasında bir dirhem gümüş de ben olsaydım
Silindi hayalimden bütün efsunu ömrün Bir dönüm noktasında aklıma Rahman düştü
Bir hüzün ülkesine gömülüp kaldı adım Kapanıyor yüzüme aralanan kapılar Sana hicret eden bir Kureyş de ben olsaydım
Reklam
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.