Yanlış Kadınlar Yanlış Erkekler

Attila İlhan

Oldest Yanlış Kadınlar Yanlış Erkekler Posts

You can find Oldest Yanlış Kadınlar Yanlış Erkekler books, oldest Yanlış Kadınlar Yanlış Erkekler quotes and quotes, oldest Yanlış Kadınlar Yanlış Erkekler authors, oldest Yanlış Kadınlar Yanlış Erkekler reviews and reviews on 1000Kitap.
Çelişkinin anahtarı, acaba şu iki tespitte mi saklıdır? "Tüketim uygarlığı, kadınları ikiye bölüyor, gittikçe de daha fazla bölecek: Tüketen kadın, üreten kadın! Birincisi kadınlıktan gün geçtikçe dişiliğe, ikincisi kadınlıktan gün geçtikçe erkekliğe doğru kayıyor" bu bir. İkincisi de, şu: "Ekonomik yönden güçlenen kadın, cinsel bir etkinlik taşıyorsa, hele fiziksel özellikleri de onu erkekliğe doğru itiyorsa, erkek/kadın türü için, yeni gelişme ufukları açılmış demektir. Ekonomik yönden zayıf, cinselliği edilgin (pasif), fiziksel özellikleriyle kadınlığa yatkın erkeğin, bu koşullar altında kadınlık durumuna imreneceği, fırsat ve cesaret bulursa bunu kişiliğinde somutlaştırmaya çalışacağı gibi..."
Sayfa 63
157 syf.
·
Not rated
Kapaktan da anlaşılacağı üzere farklı bir kitap.Yolda görseniz kiminizin elestireceği,kiminizin acıyacağı,kiminizin allah göstermesin diyeceği insanları anlatıyor. Bu onların seçimi değildi. Onlar ya doğuştan ya aileleri sebebiyle ya da popüler toplumun bize moda olarak yerleştirdiği masculen tarz adı altında özendirici giyimler sonucu kimlik bunalımı yaşayan herkes gibi insanlar... Değişmeyi göze alıp onlarca ameliyatı kaldirabilenlerin keşke hepsi mutlu sona ulaşsa... Farklı gördüğünüz bu insanlarin neler yaşadığını hissedebilmek için okuyun...
Yanlış Kadınlar Yanlış Erkekler
Yanlış Kadınlar Yanlış ErkeklerAttila İlhan · Türkiye İş Bankası Yayınları · 200486 okunma
Reklam
otoriter/patriyarkal toplumun içine düştüğü cinsel yoksulluk, onun bellibaşlı nitelikleri olan, cinsel hayatı yadsıma ve baskı altına almasının sonucudur ki, boyunduruğu altındaki bütün bireylerde sinir hastalıklarının, cinsel sapıklık ve suçların ortaya çıkmasına yol açar.
157 syf.
·
Not rated
This text has been automatically translated from Turkish. Show Original
Attila İlhan's book is about homosexuals, bisexuals, transsexuals and transvestites. In his own words, this book, which has no scientific claims, contains some observations over the years and some notes from long readings. The people whose names are mentioned in the book are from all over the world and all times.. Marlene Dietrich, jeanna d'arc, Swedish Queen Kristina and others..Worth reading... .
Yanlış Kadınlar Yanlış Erkekler
Yanlış Kadınlar Yanlış ErkeklerAttila İlhan · Türkiye İş Bankası Yayınları · 200486 okunma
157 syf.
9/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 6 hours
Hünsa
This text has been automatically translated from Turkish. Show Original
Attila İlhan wrote this research-essay type work, which he explained with his sources and sociological, physiological and psychological reasons during his years as a journalist. The book was first published in 1985. In the book; It examines male-female identity, men disguised as women, women disguised as men, transvestism in history, its counterparts in the Ottoman Empire, and psychological, sociological and economic cause-effect relationships. The book, in which Reşat Ekrem Koçu, a particularly good historian, presents his sources as reference, is an extremely interesting and worth reading book.
Yanlış Kadınlar Yanlış Erkekler
Yanlış Kadınlar Yanlış ErkeklerAttila İlhan · Türkiye İş Bankası Yayınları · 200486 okunma
Nedim
Tahammül mülküni yıktın Hülâgû Hân mısın kâfir Aman dünyâyı yakdın ateş - i sûzân mısın kâfir "
Reklam
Patriyarkal otorite toplumun içine düştüğü cinsel yoksulluk, onun bellibaşlı nitelikleri olan, cinsel hayatı yadsıma ve baskı altına almasının bir sonucudur ki, boyunduruğu altındaki bütün bireylerde sinir hastalıklarının, cinsel sapıklık ve suçların ortaya çıkmasına yol açar. " WILHELM REICH
Nasıl bir çağdır Victoria Çağı? Kraliçe, on sekiz yaşında filandı, tahta çıktığı tarihte ( 1874 ); yumuşak başlı görünüyor, gizli bir bağnazlıkla yüklü olduğunu, kesinlikle belli etmiyordu. Giderek anlaşıldı ki onun için varsa fazilet, yoksa hicaptı, her şeyi bu iki kavram çerçevesinde, -daha kötüsü, bu iki kavrama, bağnaz kilisenin verdiği anlam çevresinde- görüyor, cinselliği ise günahların en büyüğü sayıyordu. Yumuşak başlı ya, öyle bağırıp çağırmadan, bir iki kaş çatış, birkaç parmak sallayışla, önce onu Saray'dan sürdü çıkardı; arkasından, tiyatro ve edebiyat alanından, evet! Sahne oyunları, romanlar, yaman bir sansür sayesinde, bütün cinselliklerinden arındırılıyorlar: o kadar ki, ne Shakespeare'in piyesleri yakayı kurtarabiliyor bu 'sakatlama'dan, ne Robinson Crusoe, hatta ne de İncil! Fuhuş, tabii yasak ! Kadın modası, ister istemez, bu ham sofuluğa boyun eğmiş: kadın kılıkları öyle sert bir iskelet üzerine, kat kat, yaprak yaprak indiriliyor ki, ne reveransta ayak bileği göze çarpabilir, ne de en müthiş kasırgada etekleri savrulabilir. Bağnazlık, hekimlerin kadın hastalarını muayenesinde bile etkili olmuştu; onları, ya annelerinin, ya kocalarının 'refakatinde' muayene edebileceklerdir; dahası, hasta ağrıyan yerlerini, yapma ' Çin bebekleri' üzerinde gösterebiliyor ancak, başka türlü fazilet ve hicap nasıl kurtulur?
Nedim-i zarı bir kafir esir etmiş işitmişdim Sen ol cellad-ı din ol düşmen-i iman mısın kafir
73 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.