Kitabı yıllar önce okumuştum, bazı yerlerini unuttuğum için tekrardan okumaya başladım. İyi ki kitabı unutmuşum, iyi ki tekrar başladım. Çabuk unutsam da tekrar başlasam.
Japonya'dan Amerika'ya gönderilen özel tasarım 1 aylık ömrü olan bir robot Türkiye, Konya'ya düşüyor. Uçaktan sağ bir şekilde kurtulan Haruki isimli robot enkazdan çıkıp yürüye yürüye Hazan isimli kadının evinin önünde duruyor. Bundan sonra ikisinin tatlış ilişkisi göze çarpıyor. Özellikle kalbin önemi, Harukinin insan olmayı bu kadar istemesi, Hazan'ın onu tesellileri ve
"Öyle ya; insanı insan yapan et ve kemik değil, kalp ve niyettir. Ve kalp asla elle tutulur birşey olmadı" sözü. Kitabın bir özeti gibi
Harukinin yalan söylüyor mu diye bir ara baya takıldım, orada gerçektende tavırlarının insancıl olduğunu ve ettiği kavganın onun robotluğundan çıkardığının farkına vardım. Gerçekten de Haruki robot mu insan mı? Suçlu olduğu için mi insan olmayı bu kadar isteyen birisi? gibi sorular kitap boyunca zihninizde canlanacak.