Yaratıcı Zeka
Harry AlderSözler ve Alıntılar
Bilimsel büyük başarılar da genetiğin başlatıcı pek bir rolü olmaksızın, aynı şekilde yıllar süren zahmetin ve belli bir alana bağlı kalmanın ardından gelir.
Yaratıcılık, fevkalade karmaşık beynimizin “kendi kendine ortaya çıkan bir özelliği” olarak tanımlanmıştır.
Nasıl ki sinema filmi birçok hareketsiz resimden oluşuyorsa, aynı şekilde kesintisiz bilinç akışımız da bilinçli olarak başa çıkabileceğimiz yarım saniyelik kelime ve eylem bitlerinden ve başa çıkamayacağımız duyusal bitlerden oluşmaktadır. Bunun adı yaşıyor olmak ve yaşadığının bilincinde olmaktır.
Yaratıcılığın günümüzdeki ilk ortaya çıkışı J. P. Guilford'un 1950'de Psikoloji Derneği'nde yaptığı açılış konuşmasına kadar gider.
J. P. Guilford yakınsak ve ıraksak düşünme arasında bir karşılaştırmadan bahsetmiştir . Bu konu araştırmalarda ve eğitimlerde de sık sık gündeme gelir. Kısaca, yakınsak düşünce IQ testleri ve akademik dünya ile alakalı doğrusal, mantıklı, tek doğru cevaplı düşünmedir. Iraksak düşünme ise tek, siyah ve beyaz cevaplardan ziyade çoklu cevaplar; soyut kavramlardan ziyade somut yenilik ve orijinal ya da olağan dışı fikirler gerektirir.
Yaratıcılık, sadece incelenecek değil, aynı zamanda ulaşılmak istenecek, oldukça heyecan verici bir olasılık sunmaktadır.
Yaratıcı insanlar sadece yaptıkları belli bir işte motivasyonlu değildirler, aynı zamanda birey olarak yaratıcı olmaya da motive olurlar.