Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Yarının Adamı - Ya İstiklal Ya Ölüm

Con Sinov

Yarının Adamı - Ya İstiklal Ya Ölüm Gönderileri

Yarının Adamı - Ya İstiklal Ya Ölüm kitaplarını, Yarının Adamı - Ya İstiklal Ya Ölüm sözleri ve alıntılarını, Yarının Adamı - Ya İstiklal Ya Ölüm yazarlarını, Yarının Adamı - Ya İstiklal Ya Ölüm yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"Yahu! Memleketi ben mi batırdım? Yabancıyı Anadolu’ya ben mi soktum? Ben mi nizamı bozdum? Ben kalan korumak, dağılanı kurtarmak ve nizamı kurmak için çalışıyorum. Bana müteşekkir olmaları lazım gelirken, düşmanların menfaatlerine uyarak nankörlük ediyorlar. Yanlış yoldadırlar. Hata ediyorlar!"
Sayfa 311
Boncuk Gözlüm
Cesareti ne kadar uçsuz bucaksızsa olgunluğu ve mantığı da o kadar derindi.
Reklam
"Süngilerini milletin kalpgahna saplayan yabancıları misafir diye gösteriyor. Bu ne mütalaa? Millet "kahrolsun işgal" diye şikayette bulununca içinde hain bulunan bir hükümetin eblehane, cahilane ve miskince hareketlerinin seyircisi olarak milletin şikayetini boğamayız!"
Sayfa 296 - ~ Mustafa Kemal
"Bir emelin ve bir grubun en yüksek ve en muktedir tanınmış ricali, kendi dairesinden çıkıp da hükümet işine karışınca, Milli Mecis daima zayıf kalmış ve türlü cereyanlar karşısında ya sürüklenmiş veyahut parçalanmıştır."
Sayfa 291 - Kazım Karabekir’in, mebus seçilmesi halinde Mustafa Kemal ve Rauf’un kurulacak hükümetlerde yer almaması konusundaki mektubu
Anadolu'da bir ferdin padişah tabusunu herhangi bir telkine lüzum kalmadan kendiliğinden devirmeyi düşünmesi mühimdi.
Gerçekten de onun yeri, tabloda üzerinde bulunan üniformaydı... Askerlikti... Yıllar önce onu askerî okula teslim etmiş ve bir daha geri alamamıştı. Hasret ne vakit bitse yenisi başlamış, tehlikeler ne zaman sonlansa yerini daha büyük tehlikeler almıştı. Zübeyde Hanım, hayatı boyunca varlığına doyamadığı oğlunun tablosuna dalıp derin bir iç çekerken aklını kemiren tek şey vardı: Mustafa... Onu bir daha ne vakit görebilecekti?
Reklam
Dağ başını duman almış, Gümüş dere durmaz akar, Güneş ufuktan şimdi doğar, Yürüyelim arkadaşlar..."
Tüm hayatını bugünlere hazırlanmak için geçirmişti. Yarın için... Şimdi yarın gelip çatmak üzereydi. Yarının Adamı ya kazanacaktı ya da kazanacaktı.
Zavallı durumuna düşürülen halk gerçeklerden habersiz şekilde onları bu hâle düşüren padişahtan medet umuyorlardı.
“ Son iki sözüm ruhum… Milli emellerin esaslarını yüceltmek ve korumak şartıyla halis temenniler ortay konuldu. Yedullahi ayet-i kerimesi hayır ile kabul buyrulmak üzerine sarf edildi. İşte ruhum, hepsi bu. Allah’a ısmarladık, yine görüşeceğiz muazzez kardeşim, efendim.”
Sayfa 272 - Abdülkerim Paşa’nın Mustafa Kemal ile konuşmasının sonundan r bölüm
219 öğeden 131 ile 140 arasındakiler gösteriliyor.