Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

21. Yüzyılda Mutlu Çocuklar Yetiştirmek İçin Temel Esaslar

Yarının Çocukları

Michael Laitman

Yarının Çocukları Sözleri ve Alıntıları

Yarının Çocukları sözleri ve alıntılarını, Yarının Çocukları kitap alıntılarını, Yarının Çocukları en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Emirler hayvanları evcilleştirmek içindir, insanları yetiştirmek için değil!
Eğitim, kişiye kendini geliştirme araçlarını vermek demektir. Eğer çocukları kendi başınıza yetiştirmek istiyorsanız, bu demektir ki, onları yetiştirmiyorsunuz onları mecbur ediyor ve zorluyorsunuz. Onlara onu bu şekilde yap başka bir şekilde değil diye söylememeliyiz. Emirler hayvanları evcilleştirmek içindir insanlari yetistirmek için değil.
Reklam
Eğer kendimizi nasıl dengeleyeceğimizi, kötü eğilimi nasıl idare edeceğimizi, doğa ile doğru ve bütünsel bir şekilde nasıl bağ kuracağımızı öğrenirsek, bu öz ve farkındalıktan dolayı iyi bir hayatımız olacaktır. Çocuklarımıza öğretmemiz gereken yaşam bilgeliği budur.
Davranış kurallarını öğretmekle eğitim bitmez. Aksine, eğitim, yaşamın özüne dair bir açıklama, kişinin ruhunun niteliklerini fark etmeye dair bir yol olmalıdır.
KARANLIKTA YAŞAMAK
... Kendimiz hakkında Ya da çevre hakkında Hiçbir şey bilmiyoruz. Yaşamlarımızın benzediği şey şu Karanlıkta yaşamak.
Reklam
NESİL AYRILIĞI
Günümüz neslinde ruhların yenilenmesi durumu gençlere, Yetişkinlerden öğrenecek hiçbir şeyleri yokmuş gibi hissettirir. Gerçekten de ne öğrenebilirler ki Onlara “Sabah kalk, İşe git, İyi ol, Evlen, Çocuk sahibi ol, Ve her şey yolunda olacak” Diyen insanlardan
ÖZGÜR GELİŞİM
.... Buna karşılık, insanları Sadece takip etmelerini istediğimiz emirleri Takip eden makinelere dönüştürmeye çalışmaktan başka Gelişime daha zıt olan hiçbir şey yoktur
GRUPLARA BÖLME
Çocuklarla bu doğrultuda ilişki kurmalıyız, her birinin benzersiz doğasına göre onları gruplara ayırmalıyız: daha duygusal olanlar, daha zihinsel olanlar, doğaya yönelenler, teknolojiye ya da zanaata yönelenler. Sonrasında o grubun özel eğilimlerine göre, onlara her şeyi açıklayabiliriz, en basit şeyleri bile.
Çocuklar kelimeleri anlamazlar. Beden dilini anlarlar. Ne yaptığımızı incelemeliyiz: hangi hareketler, hangi hızda, hangi bakışla ve hangi tavırla. Önemli olan tek şey budur. Çocuklar bizi taklit ederler, küçük balığın büyük balığı takip edişi gibi, tamamen bire bir.
Reklam
Eğitim tutumla başlar Çocuklar nasıl davranıldıklarina göre nasıl konuşulduklarına göre ve gördükleri örnekler sayesinde gelişirler bu yüzden rehber her sözde her eylemde ve her harekette çocuklara karşı olan tutumu aracılığı ile onlara örnek olmalıdır.
Sayfa 159Kitabı okudu
Oyun çocuklar bizi rahat bıraksınlar ve Kendi başlarına oynasınlar diye onları boş vakitlerinde meşgul etmek üzere tasarlanmış bir şey olmamalıdır çocuklar oyunlardan öğrenmek isterler onlar anlamak için parçalara ayırmak kırmak ve yapmak için can atarlar çocuklar yaşamın her anını dünyayı tanımak için bir fırsat olarak görürler oyunları oyunlar olarak adlandırmak bizim hatamızdır çocuklar sadece oynamak istemezler Onlar her şeyin arkasında ne bulunduğunu ve her şeyin nasıl birbirine bağlı olduğunu ellerinden geldiğince anlamak isterler.
Çocuk örneklerden öğrenir binlerce defa öğütleyebilirsiniz fakat araştırmalar gösteriyor ki çocuklar duymuyor onlar görüntüleri anlıyorlar yaşamdan örnekleri anlıyorlar ne yaptığınızda bakıyorlar ve ondan öğreniyorlar. Çocuklar kelimeleri anlamazlar Beden dilini anlarlar ne yaptığımızı incelemeliyiz hangi hareketler hangi hızda hangi bakışla ve hangi tavırla önemli olan tek şey budur çocuklar bizi taklit ederler küçük balığın büyük balığı takip edişi gibi tamamen bire bir.
Çocuklarımıza birbirleriyle nasıl bağ kuracaklarını ve birbirlerini nasıl seveceklerini öğretmeliyiz.
Çocuklarımıza içinde gelişebilecekleri doğru çevreyi vermiyoruz. Bu yüzden onlar da bu şekilde tepki gösteriyorlar. Cocuklarımızın ihtiyaçlarını karşılamak yerine onların doğal ihtiyacını bastırıyoruz ve buna hiperaktivite rahatsızlığı diyoruz.
18 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.