doktrinler tarihi, insanların, yüzyılları boyunca hemen hemen her şeyi isbat edebildiklerini gösterir. Çelişik felsefelerin doğruluğunu da, yanlışlığını da isbatlamışlardır ; demokrasinin gerekliğini de, imkansızlığını da isbatlamışlardır, ırk ayırımını da, karışımını da isbatlamışlardır. Filozof Alain der ki: "Her kanıt, benim için açıkça onurunu yitirmiştir." Gerçekten de, kullanılan sözcükler açıkça belirtilmedikten, tanımlanmadıktan sonra her şeyi isbatlamak mümkündür.
Katıksız mantığın deneyimden vazgeçebileceği umuduna gelince, Kant bu çılgınlığı önlemiştir: "Bilgilerini genişletmek tutkusu içinde, mantık, gücünün böylece kanıtlanmasından da cesaretlenerek, önünde sonsuzluğun açıldığını sanır. Hafif güvercin, hızlı bir uçuşla direncini hissettiği havayı yardığı zaman, boşlukta daha da iyi uçacağına inanabilir ... İşte Platon da böylece, mantığı bunca dar sınırlar içinde tutan duyarlı evreni hiçe sayarak ötesine, katıksız anlayışın boşluğuna doğru açılmıştır.