Yaşamak ve Ölmek Üzerine kitaplarını, Yaşamak ve Ölmek Üzerine sözleri ve alıntılarını, Yaşamak ve Ölmek Üzerine yazarlarını, Yaşamak ve Ölmek Üzerine yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Birisi size günün sonunda öleceğinizi söylese ne yapardınız? O günü dopdolu yaşamaz mıydınız? Bir günü dopdolu bir zenginlikle yaşamıyoruz. Güne tapmıyoruz;
her zaman yarın ne olacağını düşünüyoruz, yarın bitireceğimiz kriket oyununu düşünüyoruz, altı ay içinde vereceğimiz sınavı, nasıl şeyler yiyeceğimizi, ne tür giysiler satın alacağımızı, hep yarını ya da dünü düşünüyoruz. Dolayısıyla hiç yaşamıyoruz; hep yanlış anlamda gerçekten ölüyoruz.
Ölümden korkuyoruz. Kesin ve olumlu biçimde bildiğimiz bir şeyden korkmuyoruz. Korku yalnızca belirsiz olanla, bizi yaralayabilecek, bizi güvensiz bırakabilecek olanla ilişkideyken vardır. Ölüm bir belirsizliktir, bu yüzden korkarız. Ölümün bütün içeriğini, bütün anlamını, olanın ötesindekinin bütün önemini bilseydik, korkmayacaktık, değil mi? Öyleyse ölümün ne olduğunu nasıl bilebiliriz? Yaşarken ölümü nasıl bilebiliriz?
Gerçekte, bilinmeyenden, Ölümden değil, bilinenin kaybından korkuyorsunuz, Çünkü bu acıya yol açabilir, aldığınız hazzı azaltabilir, sizi hoşnutsuz kılabilir.
Sürüp giden parçalanır.sürekliligin her biçimi ,ne kadar soylu olursa olsun ,bir parçalanma sürecidir.süreklilikte yenilenme yoktur , yalnızca yenilenmede ölüm korkusundan özgürlük vardır.
Kendi etkinliğimizin bütün sürecini derinliğini,sığlıgini, güzelliğini, çirkinliğini, görebilirsek bunu yarın değil Hemen şimdi görebilirsek, bu algı zamanı yok eden bir eylem olur.