Serinin varlığından ilk kez haberdar oldugumda ekim ayı içinde bitirmeyi hedeflemiştim. Lakin ilk kitapta biraz sıkıldım ve devamını okumamaya karar verdim. Sonra boşluğuma geldi ikinci kitaptan bi kaç satır okudum ve bir baktım ki seriyi bir solukta bitirmişim. Elena’nın iç hesaplaşmaları, hayatındaki iniş çıkışlar, başarıları, başarısızlıkları, hataları yanlışları…her biri ayrı bir ilham kaynağı oldu benim için. Okuduğunuz her romanda bir karakter sizsinizdir. İşte burda benim ruh ikizim Elena oldu. Duyguları tüm çıplaklığı ile ortaya dökmek bır kurgudan fazlasıdır. Ve bu seri ile anladım ki hiç bir roman kurgu değil, birilerinin gizli kalmış gerçekleridir aslında. Bir kez okumak bana yetmeyecekti. O yüzden serinin Almanca ve İngilizce baskılarını da temin ettim ve okumaya başladım. Çünkü Elenanın iç dünyasını bildiğim her dilde okumak istiyorum. Aşk, kıskançlıklar, dostluklar, sınıf farklılıkları, çocukluk, kadınlık, annelik…her biri ayrı ayrı çok güzel tasvir edilmiş . Napoli romanları serisi bir romandandan çok fazlası, dalgalı bir ömrün çizilmiş en güzel resimlerinden biri.