Yeni Tanrılar
Melih Cevdet AndayYeni Tanrılar Sözleri ve Alıntıları
Yeni Tanrılar sözleri ve alıntılarını, Yeni Tanrılar kitap alıntılarını, Yeni Tanrılar en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Machiavelli'nin, prense, "zorbalık, ahlaksızlık" öğütlemekle suçlandığını herkes bilir. Oysa, Machiavelli, o ünlü kitabında, ahlak ile yönetim sanatının birbirine karıştırılmamasını, bunların ayrı ayrı şeyler olduğunu söylemişti. Verdiği örnek de şu: Fırtınalı bir denizde yol alan bir gemidesiniz, dümenci birden ölüveriyor... Sorar bize Machiavelli; "Ölen dümencinin yerine, gemideki yolculardan en ahlaklı olanını mı seçersiniz, yoksa dümen kullanmayı en iyi bileni mi?"
Bizim divan ozanlarının, sevgili yüzünden çektiklerini bunca yüceltmeleri, övmeleri, giderek o acıyı sevmeleri, okuru şaşırtır önce, inandırıcı gelmez. Sevgiliye kavuşmak, doymak dururken, ayrılık acısını yüceltmek neye?
Ama divan şiirinin ortak bir konusudur o; gerçi içtenliği yoktur, başka bir deyişle, ozanlar gerçek bir sevgiye düşüp de başlarından geçeni yazıyor değillerdir, ama yazdıklarında yine de gerçeğin özü vardır.
İsmail Hakkı Tonguç, Türkiye'nin ancak köy okulları, köy enstitüleri ile kalkınabileceği inancında idi. Beni o inancın gönüllüsü durumuna getiren bir sözünü hiç unutmam. Bir yazısında şöyle diyordu: "Kentlerde yaşayanların, okuma çağına gelen çocukları için okul bulamadıklarında nasıl yanıp yakınmaya kalkacaklarını düşünürseniz, bunca yüzyıl öğretimden, eğitimden yoksun bırakılmış köylümüzün durumunu anlarsınız." Ama bunu anlamamakta direnenler, okuma - yazma tekelinin kentliler elinde bulunmasına, sadece kent çocuklarının yönetici adayı olmaları gereğine alışmanın verdiği tedirginlikle, köylüleri okutmanın yanlışlığını ileri sürmeye değin vardırdılar işi. Ne imiş efendim! Türk köylüsü yüzyıllardır dinç, sağlam, inançlı olarak devlete görevini yapmamış mı? Gücünü tarihimizden alan bu halkın çocuklarını okutmakla, onları köylerinden, ocaklarından soğutmuş olmayacak mıyız? Sonra saygı, düzen bozulmayacak mı?
Gerçi bizde sola karşı bu çeşit güldürü konusu yöntemler eskiden beri kullanılagelmiştir. Adamın evini aramaya gelirler, Larousse sözlüğünü Rus'la ilgilidir diye belge olarak alırlar, evi arananın duvarda asılı duran büyük babasının sakallı fotoğrafına Marx'tır diyerek yapışırlar, çene sakalı bırakanı Lenin'e öykünmekle, Rusça'dan çeviri yapanı komünist propagandacılığı ile suçlarlardı.
Güneş, kimi zaman, bütün renkleri silercesine yabanlaşır ya, baş dönmesi verir adama. Buna karşılık gece, hiçbir rengin bulunmadığı gece, daha uysaldır.
"Tatiliniz renkler içinde geçsin."
Sayfa 93Kitabı okudu