Güzeller güzeli Lena, adaletin vücut bulmuş hali kudretli Osman ve vicdanı sonsuz, ruhu cesaretle donatılmış Mikhael...
Bu üç farklı dünya, üç farklı hayat, üç farklı yol ve kaderin, yolunu kesiştiren imtihanları anlatılıyor kitapta.
~
Kitabın adı ve kapağı biliyorumki sizleri yanıltacak ama kitabı okuduğunuzda asıl yanılgıyı yaşayacaksınız. Çünkü ana fikrini yakaladığınızda, sadece, o sevmediğiniz aşk tarzı kurgu olmadığını anlayacaksınız.
Yer ve gök arasındaki ince çizgi de geçen aklınıza gelebilecek herşey var bu hikâyede. Beşeri aşk, ilahi aşk, yarı yolda bırakılma, korkaklık, yanılgı, dostluk, gönül bağı, merhamet, vicdan, adalet, adaletsizlik, dil, din ve ırk ayırımları, intikam, savaş, ölüm, kaybetme, anne, evlat, baba, ibadet, önyargı, umut, gözyaşı, huzur, kadın, kadına değer önem ve saygı, erkek, kıskançlık, din istismarı, kişisel ve yönetimsel çıkarlar, cesaret, tasavvufi felsefe, Hristiyanlık, İslâmiyet ve daha niceleri...
Ve ben birlikte okuduğum birçok arkadaşımın ve belki sizlerin aksine, kitap adını tam da kurguya yakışır buluyorum. Hani adı olmadan ya da bilmeden okusaydım bu kitabı kesinlikle yine "Yeniden Dirilen Aşk" olmalı derdim. Çünkü karakterlerin imtihanlarını yaşarken birçok duygusuna dair inancını kaybetme, umudunu yitirme ya da askıda kalma ve yahut unutulma sürecindeyken, yeniden filizlenmesini, yeniden dirilmesini, ayağa kalkmasını, değişimini ve dönüşümünü anlatıyor bu hikaye.
~
Benim historical, aşk ve tasavvuf harmanlaması diye adlandırdığım bu kitap, kesinlikle herkese tavsiyemdir.
