Yeraltından Notlar
Fyodor DostoyevskiSözler ve Alıntılar
Yalnızca rahatsız edilmemek için tüm dünyayı tereddüt etmeden üç kuruşa satarım. Bana, “Çay içmekten vaz geçer misin, yoksa dünya mı batsın “ diye sorsalar, yanıtım şu olurdu, “ Dünya batsın, ben de sonsuza dek çay içeyim.”
lilith yayınevi
Aşağılanmak bir tür arınmadır. En keskin ve acı biçimiyle bilinçlenmektir. Hemen yarın, varlığımla onun tinini kirletirim, yüreğini yorarım! Oysa şimdi, aşağılanmanın acısı hiçbir zaman dinmeyecek, hep yüreğinde kalacak. Saplandığı batak ne denli derin olursa olsun, aşağılanmış olmanın yarattığı nefret… hm… - belki de bağışlamayı öğrenerek bunu başaracak - onu yücelterek arıtacak… Peki ama bunu bilmek onu şu anda rahatlatabilir mi ?
Gerçekten de, şimdi bile bu yersiz soruyu kendime soruyorum: kolay elde edilmiş mutluluk mu daha iyi ? Ya da insanı yücelten acılar mı daha iyi ? Haydi, söyleyin bakalım hangisi daha iyi?
lilith yayınevi
“Bir insanın tinselliğini, istediğin gibi, bir anda altüst edebilmek için, birkaç söz, birkaç idil (üstelik uyduruk, kitaptan, yapmacık) nasıl oluyor da yeterli gelebiliyor ? Bekâret budur işte! Örselenmiş toprak, ben buna derim!” diye geçirdim içimden.
lilith yayınevi
Aşk, Tanrı’nın bir lütfudur ve kem gözlerden uzak tutulmalıdır. Onu kutsal ve güzel kılan da budur. Söz konusu durumda eşlerin birbirine duydukları saygı artar ve saygı olunca her şeyi düzeltmek mümkündür. Hem bir kere, aşık olup da evlenmişlerse ve gerçek bir aşk var ise bunun tükenmesi mümkün mü ? Eğer insanlar isterse aşkları büyüyüp güçlenebilir. Çok seyrek durumlarda, aşkın sürekliliğinin sağlanamadığı görülmüştür. Eğer karşındaki erkek iyi yürekli ve dürüst biri ise, ne diye aşkın sona ersin? İlk heyecanların sona erdiği bir gerçektir. Ama bunun yerini daha güçlü duygular alacaktır. İşte o zaman insanlar tinsel bir birlik kurup, yaşamı acısıyla tatlısıyla omuz omuza yaşayacaklardır; her şeyi paylaşacaklar, öyle ki aralarında gizli saklı hiçbir şey kalmayacak. Eğer bir de çocukları olursa, işte o zaman en güç anlarda bile mutlu olabilecekler; yeter ki birbirlerini sevsinler, yiğitlikten ödün vermesinler.
lilith yayınevi
Asıl zarar gören yine ben olmuştım; benden güçlüydü ama bunun bir önemi yoktu, önemli olan amacıma ulaşmış olmam, onurumu korumam, bir tek adım bile gerilemeden herkesin gözü önünde toplumsal açıdan subayla eşit olduğumu kanıtlamamdı.
lilith yayınevi