Üstelik umutsuz da değiliz. İsterseniz diyalektik düşünün, isterseniz başka türlü. Çürüyen meyveden çıkar yeni ağaçların tohumu. Doğa’nın da insanın da gençliği bu yüzden muhaliftir. Ve sizin «hayallerinizin bile ulaşamıyacağı» yepyeni bir yaşam oradan doğar. Saydam bir takvime bakar gibi alçakgönüllü, ama dürüstçe görüyoruz bunu. Ama neden susmak zorundayız?