Bu kitaba resmen aşık oldum! Öyle ki bu kaçıncı okuyuşum onu bile bilmiyorum. Julia Quinn, o kadar güzel yazıyor ki... Her sayfasında bir iç çekiş, ufak bir özlem, bol bol kahkaha... Diyalogların ustalığına ise bayılıyorum. 1800’ler İngilteresi sosyete dünyasına ufak bir bakış bu kitap.
Bridgerton serisinin ilk kitabı olan “Yüreğe Söz Geçmiyor” Bridgerton ailesinin dördüncü çocuğu olan Daphne ile Simon Basset’in bakış açısından yazılmış. Bir baloda karşılaşan ikilinin yavaş yavaş birbirleriyle arkadaşlık kurması ve sounda aşık olmasını anlatıyor aslında kitap. Ama benim beğendiğim bölümler hep Bridgerton ailesinin de dahil olduğu bölümlerdi.
Arthur’un kardeşini kıskanması, Colin’nin abisini kışkırtması, Benedict’in Arthur’a olan desteği, diğer Bridgerton çocuklarının aile yemeğinde bezelye savaşı yapması ve bunların yazıya dökülmesi her zaman beni kahkalar içerisinde bırakmıştır. Bir de Daphne ile Arthur’un süt pişirmeye çalışması var ki sormayın. Kitabı her okuduğumda o bölümü 2 kez okuyorum. :)
Bu arada, kitap ayrıca Netflix tarafından dizi de yapıldı. İzlemek isteyenlere önce kitapları okumasını, çoktan izleyenlere ise ne yapıp edip kitapları okumasını öneririm. Dizinin işleyişi ile kitapların işleyişinin birbirinden fazlaca ayrıldığı noktalar var.
Yüreğe Söz Geçmiyor
