Çoğu insan hikaye okumaya olay hikayeleri ile başlar, romanlarda da olduğu gibi sonuca ulaşmayı ister, hatta son sayfalardaki tatmin duygusunu yaşamak için yüzlerce sayfa okuruz ki bende olay ve modern hikayeleri daha çok severim, ama durum hikayelerinin doğallığı ve çarpıcılığı yadsınamaz. İşte bahsetmek istediğim şey tam olarak bu, bu kitapta son sayfa vuruculuğu yok, belli bir zaman dilimi yok, yerin neresinin olduğunun hiç önemi yok; burada içsel bir hesaplaşma var, herhangi bir anda yaşanılan bir umutsuzluk var, yaşarken düşünmediğimiz basit ama üzerine kitaplar yazılacak hüzünler var. Belirsizlik içinde okunacak bu hikayeler, üzerimizde bir yarım kalmışlık hissi uyandırsa da metnin bitiminde hikayelerin bitmediğini anlayacağız.