Senelerdir listemde olan, okunmayı bekleyen kitaplardandı, "Yüzbaşının Kızı". En nihayetinde okundu efenim.
Damakta bir Yeşilçam klasiği tadı bıraktı desem linç yer miyim bilemiyorum. Ama tesadüfi karşılaşmalar, kötü adamlar, esas kıza göz koymuş dalavere çeviren bir tip; saf kalpli, hayat acemisi jönümüz ve ona her koşulda bağlı yardımcısı. Ve tabi pek nahif, pek zarif, yaşadığı heyecanla ince hastalığa yakalanacak gibi duran esas kızımız. Hulusi Kentmen tadında baba olmazsa olmazımız.
Şimdi bunları okuyupta beğenmediğimi düşünmeyin. Bilakis zevk alarak okudum. 18. yüzyılda Çarlık Rusyası'nın nasıl olduğunun bir tablosunu çizmiş Puşkin bize. Türklere bakış açıları, Kazak, Tatar, Kırgızlarla ilişkilerini anlatarak dönemi bize aktarmış. Rusya'da erkeklerin daha doğmadan askere alınmaları gibi ilginç bir uygulama varmış, kitaptan öğrendim.
Akıcı dili de cabası.
Klasik okuyayım ama hafif bir şeyler olsun derseniz, tavsiyemdir.