18.Yüzyıl : Aydınlanma ve Devrim

Yüzyılların Gerçeği ve Mirası Cilt IV

Server Tanilli

Yüzyılların Gerçeği ve Mirası Cilt IV Sözleri ve Alıntıları

Yüzyılların Gerçeği ve Mirası Cilt IV sözleri ve alıntılarını, Yüzyılların Gerçeği ve Mirası Cilt IV kitap alıntılarını, Yüzyılların Gerçeği ve Mirası Cilt IV en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
İngiliz aristokrasisi bir oligarşidir. Avam Meclisindeki milletvekilleri, siyasal sorunları çözmek için değil, yerel gurupların çıkarlarına, maddi çıkarlara ve ailelerin itibarına bir karşılık vermek üzere seçilmişlerdir.
Kant
Öyle hareket et ki, kendinde ve başkalarında insanlık dile gelmiş olsun; hep amaç olarak, ama asla araç olarak değil!
Reklam
İngiltere, siyasal bakımdan, bir anayasal monarşidir: Başta bir kral vardır; iki de meclis. Ne var ki, bu meclislerin ikisi de yalnız zenginleri temsil etmektedir.
1693’te yirmi yaşındayken esir düşüp, sonra müslüman olup İbrahim Müteferrika adını alan Calvin’ci bir Macar, 1727’de İstanbul’da İlk Türk basımevini kurdu; o tarihe değin yalnız Yahudilerin basımevleri vardı.
Yüzyılın başını ve sonunu şiirde iki dev tutar: Nedim ve Şeyh Galip. Nedim (1681-1730), Lâle devrinin ünlü simasıdır; onunla klâsik Osmanlı şiiri doruğuna çıkar. Artık Nabi’nin, bir yüzyıl önce hikmetli söz vadisinde açtığı çığırın yanı başında, maddî hazları ve günlük olayları büyük bir incelikle dile getiren bir de Nedim vadisinin açılmış olduğunu görüyoruz. Nitekim, o tarihten sonra gelen şairler, yaradılışlarının özelliklerine göre bu iki çizgiden birinin etkisi altında kalmışlardır. Gerçi, bu etkilerin her ikisini de eserlerinde bir araya getiren şairler yok değildir; ancak, kişilikleri ya Nabi, ya da Nedim’in etkisi altında oluşacaktır. Ancak Nedim, devrin sevinç ve canlılığını taşırken, maddî ve şehvanî duyguları dile getirmiştir. Onu bütün hüviyetiyle anlamayarak izleyenler ise, salt maddî ve şehvanî yanını almışlar, ancak ondaki inceliği görememişlerdir. O yüzden de, Nabi’ye öykünenler bunu bir ölçüde başarmışlarsa da, Nedim’e öykünenler onun hep dışında kalmışlardır. Yüzyılın ikinci yarısında Koca Ragıp Paşa ile Nabî çizgisi sürer; Nedim’e ise, yüzyılın sonlarında Fazıl ve XIX. yüzyılın başlarında Vasıf -pek amiyane olarak- öyküneceklerdir. Şunu da ekleyelim: XVI. yüzyıldan beri edebiyatımızda gördüğümüz «yerelleşme» eğilimi, bu yüzyılda da sürdüğü gibi, yalınlığa yandaş olanlardan biri de Nedim’dir. Özellikle şarkılarıyla, bu akımın gelişmesine yardımcı olmuştur. Nedim’den sonra, aynı yüzyılda onunla boy ölçüşebilecek tek şair Şeyh Galip (1757-1799)’dir. Divan şiirinin en geniş ve zengin imgelemi onundur.
Gerçekten uzman kişiler moda yaratırlar. Bir önceki yüzyılda, erkeğe de kadına da giysi diken aynı terziydi; oysa şimdi, bir yenilik olarak kadın terzisi ve modacı çıkmıştır ortaya. Saint-Honore sokağında oturan ve «moda Bakanı» diye anılan Matmazel Bertin, hergün gidip Marie-Antoinette’i görmektedir. Evdeki uşak ve oda hizmetçilerin yerini kuaförler almıştır.
Reklam
133 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.