Düş görmüş olmalısınız, diyorlardı. -Maconda'da hiçbir şey olmadı. Bugüne kadar olmadığı gibi bundan sonra da olmayacak. Ne mutlu bu kasabaya, diyorlardı.
Gülümseyerek, -Çocuğu nehirde yüzen sepetin içinde bulduğumuzu söyleyeceğiz, dedi.
Rahibe, -Buna kimse inanmaz, diye karşılık verdi.
Fernanda, -Madem İncil'de yazdığı zaman inanıyorlar, ben söylediğim zaman neden inanmasınlar, dedi.
...hala Mauricio Babilonia'yı, makine yağı kokusunu ve başının üzerindeki sarı kelebeklerden oluşan haleyi düşünüyordu. Çok uzun yıllar sonra, Krakow'un kasvetli bir hastanesinde, adı değişmiş, saçları kazınmış ve tek sözcük konuşmamış olarak bir sonbahar günü ölünceye dek hep Mauricio Babilonia'yı düşünecekti.
aşkın bir yanıyla öteki yanını altettiğini, kendi kendini yokettiğini düşünüyordu. Çünkü erkeklerin en büyük özelliği, doyduktan sonra açlığı inkar etmeleriydi.