“Yalanlar ortaya çıkar. Onları gizlemeye çalışırsın. Bir kutuya koyup toprağa gömersin. Ama yine de bir yolunu bulup çıkarlar. Mezarlardan bile çıkarlar. Yıllarca uyurlar belki. Ama elbet uyanırlar.”
Yalanlar ortaya çıkar. Onları gizlemeye çalışırsın. Bir kutuya koyup toprağa gömersin. Ama yine de bir yolunu bulup çıkarlar. Yıllarca uyurlar belki. Ama elbet uyanırlar. Uyudukları sürece de güçlenirler.
Yalanlar öldürür.
Çocukların çoğu çok sakin, korkusuz ve doğal olamayacak kadar cesur görünüyordu. Eğer gerçek korkuyu görmek istiyorsanız, o çocukların anne ve babalarının gözlerinin içine bakmanız yeterliydi. Korkuyu anne ve babalar emiyordu ki, çocuklarına kalmasın.
Onun bir hayatı vardı. Melina çalıştı, resim yaptı, parlak renkleri sevdi, çok kazağı vardı, önemli hatıraları ayakkabı kutusunda sakladı, ama biri çıkıp o hayatı onun elinden aldı, çünkü onun için hiçbir anlamı yoktu. Hiçbirinin önemi yoktu.
Eğer gerçek korkuyu görmek istiyorsanız, o çocukların anne ve babalarının gözlerinin içine bakmanız yeterliydi. Korkuyu anne ve babalar emiyordu ki, çocuklarına kalmasın.
Teknoloji hayal gücümüzün gelişmesine izin vermiyor. Ama sevdiğiniz biri elinizden alındığında, zihniniz herhangi bir makinenin üretebileceğinden, hatta benim bile yapabileceğimden çok daha karanlık korkular üretiyor.