Diğerlerine baktım. Sanki ölüme gidiyor gibi kendilerini dağdan yukarı sürüklüyorlardı. Ve o anda her şey gözümde netleşti. Hepimiz birbirimize muhtaçtık. Hepimizin bu oyunda bir rolü vardı ve benimki de Anılanların liderliğini yapmaktı. Ne büyük kusurlarım olursa olsun, ne kadar şüphe edersem edeyim olduğum kişi buydu: Bir ölümsüzün oğlu; diğer bütün Anılanların toplamından daha güçlü biri. Ve şüphelerim, tecrübesizliğim, eksikliklerim yüzünden mükemmel olmaktan ne kadar uzak olursam olayım onlar da benim gibi mükemmel değildi.
"Bazen, çok ender durumlarda insanlara ölümsüz olma şansını bile verebiliriz. Babamın Neriah için yaptığı gibi. Ama ölüm... Ölüm bizim kaderimizdir. Değiştirilemez."