Zurna
Mıgırdiç MargosyanZurna Gönderileri
Zurna kitaplarını, Zurna sözleri ve alıntılarını, Zurna yazarlarını, Zurna yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.Kuru soğanın kilosu 27 TL.. Dolar en son 19 u geçmişti..
Bir ülke düşününüz ki, 1953 yılında kişi başına düşen milli geliri dolar bazında ne ise, İtalya'da da tıpkısının aynısı! Ne ki, aradan geçen zaman zarfında İtalyanlar şimdilerde kişi başına yirmi bin doları zorlarken, bu rakam o ülkede ancak üç bin dolar civarında.
Sayfa 150 - Aras Yayıncılık 2. Baskı 2012Kitabı okudu
Anlayana..
Yine böyle bir ülkede "alavere dalavera, Kürt Memet nöbete!" misali, "en iyi" bir biçimde ülkeyi yönettiğini "inat"la, kırk yıl boyunca halkın gözünün içine bakarak hiç mi hiç utanmadan, sıkılmadan söyleyebilen cibiliyetsiz, vurdumduymaz politika cambazlarından göz gözü görmüyorsa, dahası, sülük gibi koltuklarına yapışmış bu "uyanıklar" taifesi hala "birlik", "beraberlik", "kardeşlik", "vatan", "millet", "bayrak" gibi kavramların ardına gizlenip, halkı uyutmayı da hüner, marifet, meziyet sanarak, "malı" götürüyorsa, nalıncı keseri gibi hep kendinden taraf yontarak küpünü dolduruyorsa, eh, o zaman batsın böylesine süfli bir inat ...
Sayfa 149 - Aras Yayıncılık 2. Baskı 2012Kitabı okudu
alparslan türkeş denen..
Yine bildiğiniz gibi, geçenlerde kaybettiğimiz "başbuğ"umuz da, Anadolu'da yaşamış ve halen kısmen de olsa yaşamakta olan çeşitli etnik kökenden gelen insanların harmanlandığı bu diyarlarda, insan mozaiğinin, kültürel bir mozaiğin mevcudiyetini inkar etmekten nedense fayda mülahaza ettiği için şu sözü sarf etmişti:
"Ne mozayiği ulan!"
Sayfa 133 - Aras Yayıncılık 2. Baskı 2012Kitabı okudu
Siyasilerimize..
Sizlerin her yanlış adımının faturasını bu ülkenin gariban halkı madden ve manen ödedikçe, ve, ve, ve buna rağmen sizler de koltuklarınıza "sakız" gibi yapışıp timsah gözyaşları dökerek "şu" veya "bu" konudaki güya "üzüntülerinizi" ha babam, ha babam dile getirerek belirttiğinizde, bu çilekeş halkın karnı hiç mi hiç doymuyor vesselam! ...
Sayfa 126 - Aras Yayıncılık 2. Baskı 2012Kitabı okudu
+1
"İnsan vazgeçmediği bir şeyi yitirmiş sayılmaz"
Sayfa 42 - Aras Yayıncılık 2. Baskı 2012Kitabı okudu
Neredeyse her konuda bal gibi "imtiyazlı ve sınıflı" hem de kalın çizgilerle sınırları çizilmiş bir kitleyiz. Bu imtiyazsız sınıfsız kitle(!) bağlamında, okullarımız, belki de öncelikle başı çekiyor. Örneğin Hakkari'deki, Şemdinli'deki, Midyat veya Cizre'deki bir okulun olanaklarıyla, İzmir Alsancak'taki, İstanbul Bebek'teki bir okulun olanaklarını karşılaştırmak mümkün mü?
Sayfa 38 - Aras Yayıncılık 2. Baskı 2012Kitabı okudu
Ve o " suali" soracak bilinçli halk da ASLA bulunmaz ..
Bizde devlet nalıncı keseri gibi hep kendine yontuyor! Yontuyor ama "hem kel, hem fodul" olduğunu da nedense gözardı ediyor! Neden? Çünkü: "Devletin hikmetinden sual sorulmaz!
Sayfa 35 - Aras Yayıncılık 2. Baskı 2012Kitabı okudu
Söz konusu azınlıklar olunca ..
Kendilerine öğrencileri "ahır" gibi sınıflara doldurma hakkını tanıyan devletin "yetkili"leri, öte taraftan kimi okullara kontenjan-montenjan, sağlık-mağlık yutturmacasıyla yirmi kişilik sınıfları bile yerine göre çok görürler!
Sayfa 34 - Aras Yayıncılık 2. Baskı 2012Kitabı okudu
Kafalara bak yaa !!
Türk Standartları Enstitüsü tarafından yayımlanan Türk Ve Türklük adlı kitaba göre, Ermeni olmanın en önemli karakteristiği hırsızlık.
"Türkiye'de sizi aldatan birine mi rastladınız, bilin ki bu muhakkak bir Ermenidir." Kitap bu saptamayı yaptıktan sonra, okuyucularına şu tavsiyede bulunuyor:
"Bir Türk'e mi iş yaptıracaksınız, mukaveleye lüzum yok, sözü kafidir. Ama Rum veya başka bir Hıristiyan'la iş yapacaksanız mukavele yapınız. Ermeni ile yazılı veya sözlü hiçbir mukavele yapmayın. Zira onun yalan ve hilelerine karşı hiçbir mukavele garanti sağlayamaz."
Ermenileri hırsızlıkla, Yahudileri azınlık ve dönme ırkçılığı, Kürtleri de bölücülükle suçlayan bu kitap Talim ve Terbiye Kurulu tarafından, öğretmen ve orta dereceli okul öğrencilerine ders kitabı olarak tavsiye edilmiş
Sayfa 25 - Aras Yayıncılık 2. Baskı 2012Kitabı okudu
Irkçılık tedavi edilmesi gereken bir RUH HASTALIĞIDIR ..
Aslında sadece ve sadece insanların etnik kökenine bakarak, onları etnik kökenlerinden ötürü ayrı ayrı terazilerle veya aynı kefede tartan, "Bu Türk'tür, dolayısıyla güvenlidir! Bu Ermeni'dir dolayısıyla yalancıdır! Bu Kürt'tür dolayısıyla bölücüdür!" gibi yapay, uyduruk, çarpık zihniyetlerle uğraşacağımıza, insanları sadece "insan kimliği"yle görmek için daha kaç fırın ekmek yememiz gerekir ?
Sayfa 23 - Aras Yayıncılık 2. Baskı 2012Kitabı okudu