Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Sami

Reklam
Üniversite yaşamı yumuşak ve gerçeklerden uzaktı. Dışarda, gerçek dünyada seni neler beklediğinden bahsetmiyorlardı. Beynini teorilerle dolduruyor, kaldırımların ne kadar sert olduğunu söylemiyorlardı. Üniversite tahsili insanı sonsuza dek mahvedebilirdi. Kitaplar yumuşatıyordu insanı. Kitabını bırakıp sokağa çıktığında kitapların sana söz etmedikleri şeyler bulmqk zorundaydın.
Sayfa 209
Ama hayır belkiler filan yoktu. Varlıklı olmak zafer demekti ve zafer tek gerçekti.
Sayfa 149

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Sami tekrar paylaştı.
Savaşın ihanet ve nefret olduğunu, yetersiz generallerin her şeyi yüzüne gözüne bulaştırması olduğunu, nihayet bittiğinde de yeni yorgunluklar ve nefretler dışında hiçbir şeyin değişmediğini biliyordu.
Sami tekrar paylaştı.
İptila
Doktorum da beni uyarmıştı. Kesinlikle uyarmıştı. Her kim bir iptilaya tutulmuş olsun, her zaman için tehlikededir ve iyileşmiş de olsa !
Sayfa 83 - SonKitabı okudu
Reklam
250 syf.
·
Puan vermedi
Beyaz Zenciler
Beyaz ZencilerIngvar Ambjörnsen
8/10 · 1.013 okunma
İnsanları anlamıyorum. Daha çok şey satın almak için hayatlarını berbat ediyorlar.
Şu Allahın belası hiçbir yere ait olamama duygusuydu beni rahatsız eden. Hayatım boyunca da beni kovaladı zaten.
Sayfa 256Kitabı okudu
Yaşamaya mahkum edildiğimiz, ucuz televizyon dizilerine benzeyen şu toplum...
Reklam
Bizleri içimizdeki yeni ufuklara doğru sürekli yönlendiren düşlerimiz. Ne kadar çılgın, ne kadar gerçeklerden uzak olurlarsa olsunlar bizi canlı tutan, kan dolaşımımızı sağlayan, dünyayı ayaklarımızın altında döndüren düşlerimiz. Düşlerimiz olmaksızın birer ölüyüz bizler, ya da yeni aldıkları BMW'lerinden başka seyredecek yıldızları bulunmayan hayal fukarası Kuzen Petterler gibi ortalıkta dolaşmaya mahkum. Tanrı beni onun kadar yoksul, onun kadar kronik ölümcül hasta olmaktan esirgesin!
Kopenhag'dan ucuz bir bilet ayarlayınca ver elini güney. Uçakta içkimi içer, hostesleri ve pencereden şu tuhaf yerküreyi seyrederim.. uçaktan inince "yaz" karşılar beni. Charly der yaz mevsimi, hangi cehennemin dibindeydin? Suratın mavi-beyaz, Kuzey kutbuna pikniğe gitmiş gibisin, dişlerim birbirine vuruyor! Gel buraya!. Karşımıza çıkan en ucuz ilk otele gider, çantamızı atar, en yakın dükkandan bir dondurma ile bir şişe beyaz şarap kapar, çılgın zürafalar gibi, çıplaklar plajına, bizi masmavi bekleyen denize doğru koşarız.
Charly ertesi hafta yola çıktı. Nereye gideceğini bilmiyordu hiçbir şey planlamamıştı. Birkaç gün önce onu zorla bir seyahat acentesinden içeri sokmuş, Kopenhag'a bir bileti aldırmıştım. Bunun ötesinde dünyaya keşfedilmek üzere önünde uzanıyordu
26 yıllık hayatı boyunca, iki naylon torbayı dolduracak kadar eşya biriktirmişti. Ne zenginlik!
382 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.