"Hayat, bir yelkenlinin fırtınalı denizlerde savrulması gibidir; rüzgar ne kadar sert eserse essin, dümendeki kararlılığımız ve yüreğimizdeki umut bizi limana ulaştırır. Her düşüşte, her kayboluşta yeniden ayağa kalkar, yıldızlara bakarak yolumuzu buluruz. Çünkü acı ve keder, ruhumuzu güçlendiren en büyük öğretmenlerdir."
Ahmedê Xanî'nin "Mem û Zîn" adlı eserinde geçen "Hûn hatine li ser xweşîyê, Bi zorê bûne gul û lalê" mısrası, Zîn'in annesi Hûn'e söylediği bir sözdür. Bu mısra, Zîn'in güzelliğini ve çekiciliğini ifade etmek için kullanılır. Hûn, Zîn'in güzelliğine hayranlık duyar ve onun zorluklarla dolu hayatını çiçeklere ve gülleme benzetir.
Franz Kafka en yakın arkadaşı Max Brood'la tatsız bir olay yaşadıktan sonra şu vurucu cümleyi kuruyor:
"Beni üzecek gücü sana verdiğim için kendimden özür dilerim."
Ara sıra geliyorsun aklıma, banane diyorum
benim derdim yeter bana banane!
alıştım mı yokluğuna?
vaz mı geçiyorum, varlığından?
tedirginim aslında,
ya başkasını seversem?
inan o zaman seni hayatım boyunca affetmem.
.../ Özdemir Asaf