Kapağıyla, konusuyla ve içerdiği tarihi ögeleriyle kitabın neden ödül aldığı çok belli oluyor. İlk başta bu benim ikinci okuyuşum kitabı. İlk aldığımda okumuştum ve tam olarak kitabın ne anlattığını anlayamamıştım ama şimdi baya bi’net anlıyorum kitabın ne anlattığını. İlk okuduğumda mekanı kurgu sanmıştım. Meğerki Köyceğiz diye bir yer varmış ve
(•Kitap tamamen erkek egemenliği ve kadını erkeksiz kendini koruyamadığını ele alıyor ve bunu hayatın akışında olağan bir durummuş gibi karşılıyor.)
Kitap aslında kötü başlamasına rağmen iyi bitti. Kitaba gerçekten +18 ibaresi koyulmalıymış. Kitabın başını bir yerden sonra zor okudum-hele de ilk başı- ortaları bir güzel bir kötü derken sonlara
Merak dediğin istersen olur altından bir taç... Onu başına takıp bilinmez kapıları aç. Ama merak var ki gereksiz, merak var ki yersiz... Kim dedi, kime dedi? Ne dedi, ne yedi?
İlk olarak serinin diğer kitaplarına güzeldi ama kitabın yarısına geldiğinde sonunu tahmin edebiliyorsun. Benim ikinci okuyuşum. Ama yinede genel olarak beğendim. Beğenmediğim kısımlarından biride şu :
!!!!!SPOİLER VAR!!!!!
Sonunda karakedinin içinde Jüpiter olduğu zaman Jüpiter karakediyi kendi kendine duvara vuruyor ya işte sonra Jüpiterin ruhu çıkıyor buraya kadar tamam. Sonraki sayfada Jüpiterin ruhu kendi bedenine girip uyanıyor ya tabii Ronnie de uyanıyo ama karakedinin canını acıtan ve karakedi tarafından ruhu emilen diğer kişilerin ruhu karakedinin içinde olmamasına rağmen onların kendi ruhları bedenlerine girmiyor. İşte burda kafamda sorular oluştu. Şimdi neden Jüpiter ve Ronnie de ruhları bedenlerine girerken diğerlerininki girmedi buna anlam veremedim ve yazarında bunu açıklamasını isterdim. Bi de sonunda karakedi ölmemiş ve Jüpiterin kanepesinde görmüştük. Heyecanlı bitti ve serinin son kitabı olduğu için bu sonu beğenmedim. Aslında yazar çoğu kitabın sonunu böyle bitirmişti ama bu serinin son kitabı olduğu için bence böyle bitmemeliydi.
Genel olarak güzelde. Nice böyle serilere. SENİ SEVİYORUM