'Hayatın değeri uzun yaşanmasında değil, iyi yaşanmasındadır. Öyle uzun yaşamışlar var ki, pek az yaşamışlardır. Şunu anlamakta geç kalmayın: Doya doya yaşamak yılların çokluğuna değil, sizin gücünüze bağlıdır. '
'Hayat kendiliğinden ne iyi ne kötüdür. Ona iyiliği, kötülüğü katan sizsiniz.'
'Bizi mutlu eden, bir şeyin sahibi olmak değil, tadına varmaktır '
Okur Takip Önerileri
' ölümün bizi nerede beklediği belli değil, iyisi mi biz onu her yerde bekleyelim. '
'Başkalarının bilgisiyle bilgin olabilsek bile, ancak kendi aklımızla akıllı olabiliriz.'
Devletin derinlikleri, toprağın derinliklerinden daha karanlıktır
Devletin derinlikleri, toprağın derinliklerinden daha karanlıktır
İnsan her adımını mezardan uzaklaşmak için atar. Yine her adımda mezara bir adım daha yaklaşır. Nitekim her nefesi hayatı uzatmak için alır. Yine her nefeste hayatından bir nefeslik zaman azalır.
Ama yeterince cesaretin varsa, kendi yolunu kendin bulursun.
Yine de en çok çiy damlası, en sessiz gecede düşer, biliyorum.
İnsan iyi yürekli olunca hiçbir zaman yalnız kalmaz, her zaman arayanları bulunur..
Bu işler bir yağmur gibidir. Her bir damla bir tohumu sular. Okuma öğrendiğiniz zaman...
Öldürülen suçsuzları diriltecektir bir gün gerçeğin gücü!
Ruhum, terkedilmiş, kör, sağır bir ev gibi kapalı..
Acı olan, ona iyi gelen şeyler arasında benim olmamamdı.
Hiç kimseye karşı hiçbir sorumluluk hissetmediğimin sürekli farkındaydım ve bu, bana hiç kimse tarafında hiçbir sınır konmayacağı anlamına geliyordu.
Şimdiye kadar öğrendiğim tek şey hiçbir şey öğrenemeyeceğim oldu.
Ben tümüyle saf dışı bırakılıp öldürüldü mü, gönüldeki tüm tutku ve dürtülerin sesleri kısıldı mı, işte o zaman gözlerini açacaktı en son şey, varlıktaki artık ben olmayan öz, o büyük giz.
Unutmayın ki, kırık bir bacak, ufaklığın bütün ömrü boyunca başkalarının kendisini ciddiye almadıklarından korkması kadar kötü değildir.
Doğum, ışığa kavuşup duyu organlarımızın dünyaya açılması ile başlasa da, ana rahminden çıkınca bitmiyordu asla, anbean devam ediyor, ölene dek sürüyordu. İnsan her an ya doğmaya ya da ölmeye devam ediyordu.
Herkes kendi seçtiği yolda layık olduğuyla buluşmuyor muydu zaten?
Çaresini aradığımız sorunlarımızın cevabıydı belki de küçük görüp sakındıklarımız..
Sayfa 539Kitabı okudu