''İnsanlar daha yaşamadan, cennet umudunu ne yapsın? Kendi ruhları yerde sürünürken kutsal ruhu ne yapsınlar? Yardıma ihtiyaçları olacak. Ölmeye sıra gelmeden yaşamaları şart.''
Avrupa’nın en çok okunan Japon yazarı olan Haruki Murakami’yle günümüzden 60’lı yıllara uzanan depresif bir aşk hikayesi İmkansızın Şarkısı…
1968-1970 yılları arasında geçen İmkansızın Şarkısı’nda 68 kuşağının Japonya’daki toplumsal yansımaları planında karışık ve depresif aşkı aslında bir depresyon hikayesini deneyimliyoruz.
Ölümle erken tanışan gençleri, bu tanışıklıkla boğuşmaları ve cinselliği keşfedişleri, her şeyin önemsiz olduğu ve amaçsızlığı çok güzel anlatan bir roman.
Ben okurken çok keyif aldım, hiç bitmesin istedim. Kahramanların hepsiyle bir dost gibi ayrıldım. Sanırım benim gözümde bu romanın başarısını anlatmak için gerekli olan hisler bunlar. Ayrıca Japon kültürüne de çok tatlı bir bakış attım. Okurken The Beatles dinlemenizi tavsiye ederim.