Umut denen şey turna kuşuymuş meğer...
Bir efsaneye göre, turna kuşları bin yıl yaşarmış. Hasta biri kağıttan bin tane turna kuşu yaparsa, Tanrılar o kişinin dileğini yerine getirirmiş ve sağlığına kavuştururlarmış.
Hiroşima'ya atılan atom bombası sonrası, 11 yaşında lösemiye yakalanan Sadako'ya umut olan da bu efsane olmuş. Yakın arkadaşının yaptığı ilk turna kuşu ile başlayan umut serüveni büyük bir özveriyle 644. turna kuşuna kadar sürmüş... 1000 turna kuşu ile gömülebilmesi için geriye kalan 356 turna kuşunu arkadaşları tamamlamış ve yine arkadaşları sayesinde ülkenin dört bir yanından toplanan paralarla Hiroşima Barış Parkı'na heykeli dikilmiş.
644... Bu sayı kitabı okuyan çoğu insan gibi hep aklımın bir köşesinde kalacak.
Sadako, umudunu asla yitirmeyen, teslim olmayı kabul etmeyen ve küçük yaşına rağmen her hastaya umut denen şeyi aşılamayı başarmış ölümsüz bir kız çocuğu...
Sadako'nun kağıttan turna kuşları dünyada barış sembolü olarak kabul edilmiştir. Katlanmış turnalar her yerdedir; Sadako'nun Hiroşima Barış Parkı'ndaki heykelinin dibinden ise hiç eksik olmazlar...
Sadako ve Kağıttan Bin Turna Kuşu
