Gerekli olanı al, gereksizi bırak!
"Ben insan beynini ilk başta boş bir tavan arası gibi düşünürüm, onu seçtiğin mobilyalarla doldurman gerekir. Ahmak birisi karşısına çıkan her çeşitteki keresteyi alır, böylece ona yararlı olabilecek bilgi kalabalıklaşır ya da en iyi ihtimalle diğer şeylerle karmakarışık bir hâle gelir ve ona ulaşmada zorluk çeker."
Saat Mersin sularına kızıl kala Bütün duygular çığlık çığlığa baskıda Sen bir yana-ben bir yana Senin özgürlüğün yaralı Benimse yüreğim sargıda
Sayfa 60 - Yurt Kitap-Yayın
Reklam
"Sedef Yankı Sarmaşık. Yapma be kızım, bize bunu yapma artık. Ben uzun zamandır iyi değilim, Kedicik. Sensiz iyi olamam...Madem Sedef bunu yapamayacak kadar yorgun düştü, o vakit söyle Yankı'ya, seni bana geri getirsin. Sana neden kedi dediğimi sen de dahil olmak üzere kimse bilmedi. Henüz üç günlük bebekmişim. Anne sütüne muhtaç üç
Bin yıllık bir Uygur masalı
Kamlançu ülkesine bahar gelip de kuşlar ötüşmeye başlayınca, ağaçlarda ve yerlerde çiçekler açınca Yüzbaşı Burkay yine o büyük çam ağacının yanına geldi. Parlak bakışlı, ay yüzlü kızı orada gördü. Yüreğine od düştü. Yeryüzü gözüne karanlık oldu. Ona yaklaşıp şöyle dedi: “Yüzün aya benziyor. Kaşın yaya benziyor. Gözlerin yeşil alası. Saçların
Uzun yazı ama İLGİNÇ bir olay
“Eski ve kapanmış bir çocuk kaçırma dosyası yeniden açılmış ve önüme gelmişti” diye devam ediyor hâkim bey. “O davadan yaklaşık dokuz yıl önce, İzmir’de ticaretle uğraşan, otuzlu yaşlarında Serdar Yolaçan’la eşi yirmi dokuz yaşındaki Sibel Yolaçan’m iki çocuğundan biri olan Ebru kaçırılmıştı. Kaçırılma olayı da şöyle olmuş: Bir haziran günü Sibel,
"Bazı adamlar," derken derin bir nefes almış.Elmacık kemiğime düşen saç tellerimi itmişti."Tene değdiğinde ruhun onlara ait kılınacağını zanneder."Yüzünde yersiz bir tebessüm peyda oldu."Oysa ki aidiyet duygusu için ilk düğüm her zaman kalbe atılır."
Sayfa 118Kitabı okudu
Reklam
1.000 öğeden 101 ile 110 arasındakiler gösteriliyor.