Uzun zaman sonra selamlar dostlar,
Bugün tıpkı Hayvan Çiftliği'ni okurken dediğim gibi "Bu bir yerden tanıdık geldi sanki." Cümlesini tekrar kurduğum bir kitaptan 
Kızıl Veba dan bahsetmek istiyorum.
Aslında kitabın senaryosu en başında dediğim gibi tanıdık bundan yıllar önce aynı 2020lerde patlak veren covid-19 salgını gibi ama etkisini daha hızlı ve ölümcül gösteren bir salgınla insanlık karşı karşıya kalıyor. Daha kimse ne olduğunu anlamadan virüse yakalanan kişinin yüzü kızarıyor ve kısa süre içinde de vefat ediyor. Tarih sahnesinde bunu Veba salgını olarak biliyoruz. Hikâyede salgın yüzünden canından olan insanları ve insanlığından olan canileri veba'nın çıktığı ilk dönemden bittiği son döneme kadar tanığı olup aynı şekilde salgından kurtulan 400 kişiden biri olan Profesör James Howard Smith'tin olanları torunlarına anlatmasıyla öğreniyoruz. Kitabı nasıl anlatacağıma tam olarak emin değilim fakat kitabın bana göz ardı edilemeyecek gerçekleri öğrettiğine eminim :
Doğa asla yok olmaz.
Aradan geçen yüzyıllarda halkını kurtarmak için canını hiçe sayacak kahramanların bitmeyeceği gibi büyük krizlerde bile işi fırsatçılığa çevirip halkını mağdur edecek olan canavarlar da bitmeyecek..
Ek olarak kitabın arka sayfalarında "çevirmenden ilgilisine notlar" kısmında özellikle 20. Maddeyi okumadan kitaba son vermemelisiniz.
Covid 19 öncesinde benzer bir hikaye
