》Acımak, Çalıkuşu, Dudaktan Kalbe... ve daha niceleri. Reşat Nuri deyince hep nostaljik diziler, filmler, şarkılar geliyor aklıma. Çünkü kitaplarında da hep o hava var.
》Eski zamanlara ışınlıyor insanı, siyah beyaz sahnelere... Kullandığı kelimeler, kalıplar, üslubu, karakter analizleri, olaylar. Dönemini çok güzel yansıtıyor okuyucuya. Ve birkaç
nisan 1940'ta,
"ilk yemişini bu sene verdi,
kızılcık,
üç tane;
bir daha seneye beş tane verir;
ömür çok,
bekleriz;
ne çıkar?
ilahi kızılcık!"
demiş. demiş ve on sene sonra ölmüş adamcağız.
ilahi orhan veli...
İyiyim, deriz ama aslında ölüyoruzdur, halk arasında buna kan kusup kızılcık şerbeti içtim demek denir ve bu içsel dönüştürme fenomeni yalnızca insan türünde gözlenir.
Fakat, ne olursa olsun, insanın iki lakırdıda bir: "Ben şöyleyim, ben böyleyim!" demesi, hele para kelimesi söylenirken ceketinin iç cebini göstermesi, yahut parmaklarıyla para sayma işareti yapması hiç hoş kaçmıyordu.
Açıkçası kitabı beğenmedim ben, belki de Orhan Pamuk'un eserlerine aşina olmadığım içindir bu. Fakat kitap çok monotondu, belli yerlerinde olaylar oluyordu o kadar. İçeriği beni biraz hayal kırıklığına uğrattı bu sebepten. Birde, ben lise aşkı tarzı bir kitap bekliyordum. Hani Kızılcık Şerbeti'nde diyor ya Pembe; "Dışından baktım yeşil türbe, içine girdim estağfurullah tövbe." tam olarak böyle bir durum oldu bu 'yaş' konusunda. Puanım 10 üzerinden 5 bu yüzden. Beklediğimi alamadım kitaptan :/
Yine okumaktan ve okutmaktan bıkmadığım, adını edebiyat öğretmenlerimizden sıkça duyduğumuz, "Hangi kitabı önerirsin?" sorusunun aklıma gelen ilk cevabı; Türk edebiyatının batılı tarzda yazılmış ilk romanı,yazar Şemsettin Sami'ye ait olan Taaşşuk-i Talat ve Fitnat...
Bugün dizisi çekilse drama severlerin favorisi olmaya aday, Rtükten (muhtemelen) cezalı olabilecek ve Kızılcık Şerbeti'nin reytinglerini sallayabilecek bu nadide eser adından anlaşılması biraz zor olabilen bir acılı aşk hikayesini anlatmaktadır. Gözyaşı, dram, fedakarlık ve sonu beklenmedik şeylerle biten bu kısa roman, eksiklikleri olsa da mutlu son severlerin göğsünde bir ağrı,gözlerinde bir yaş biriktirebilir.
Lafın kısası, millet olarak sevdiğimiz acıyı, aşkı en derinde hissetmek istiyorsanız okuyununuz efenim.