Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
"Mutluluk nedir?" sorusuna gelen anlamlı ve en beğenilen yanıtlar:
Her zaman şimdide yaşamayı başarabilirsen mutlu bir insan olursun diyor Coelho.
Mehmet Bahoz Öztürk
Mehmet Bahoz Öztürk
Makul durumdaki istek, arzu, beklentileri aslında gücünün yetebildiğince karşılayabilme tatminkarlığıdır. Mahatma Gandhi'nin dediği gibi: "Mutluluk, düşündüğünüz, söylediğiniz ve yaptığınız şeylerin uyum içinde olmasıdır."
Emre Bulut
Emre Bulut
207 syf.
9/10 puan verdi
·
8 günde okudu
Nur - M. KUTLU /Hepimiz bir boşlukta ve o boşluğu doldurma çabasındayız!
Nur; hikayemizin başkahramanı, genç bir mimar. Ama öyle bir kahraman ki onunla tanıştıktan, onun iç sıkıntılarını gördükten sonra her kim olursan ve her ne işle uğraşıyorsan uğraş hepsinden sıyrılıp onun arayış yolculuğuna çıkıyorsun! Arayış yolculuğu... Eseri iki kelime ile tanımayacak olsam bu kelimeleri seçerdim. Hepimizin hayatı bir yolculuk
Nur
NurMustafa Kutlu · Dergâh Yayınları · 20144,036 okunma
Reklam
“Ömür kısa bir sermayedir. Eninde sonunda tükenir, kelebek de olsan, koca bir çınar da ..” ... ~...
Edirne
“Nereden bilirmiş onlar Edirne’yi. Bizi trenle bırakmışlardı oraya. Buranın kavruk çocukları, Edirne’yi hem de Çingeneleri ne bilir. Bir güzel şehirdi ki Edirne şehri. Naciye, “Edirne böyleyse anacığım,” demişti, “İstanbul kim bilir nasıldır?” Apaydınlık camileri vardı. Meriç Nehri derler o koca suyun sesi nerede olsak duyulurdu. Bahardı biz Edirne’ye girdiğimizde. Meriç Nehri coştukça coşardı. Bir çınar ağaçları vardı orada, bakmakla bitmez. Vatan toprağıydı işte, gelmiş kavuşmuştuk. O Edirne şehrini gördüğümde, gitmem diye direnmelerimi unutmuştum. Orada her şeye, ağaçlara, sulara, insanlara yer vardı. Hele Edirne’nin o taş köprüsü yok muydu. Apak mermerden, orta yerinde padişah oturma yeri. Şaşmıştık ona. Güneş her yanlarından giriveriyordu. “Ne cana can katarak yapmışlar bu Edirne şehrini,” demiştim. Kapalıçarşısını gezdiğimizde yabancı yabancı, el el, kimse bize demedi neredensiniz diye. Oralara yakışmıştık biz. Oranın insanıydık sanki.”
Sayfa 114Kitabı okudu
iyi Gecelerimiz olsun.
Mezopotamya'dır o Öncesi Diyarbakır : o benim en esmer çocugum Siverek : bir toz bulutu altında kentsiz bir öpüş Urfa : simsiyah bir yaradır dualar dökülür eteklerinden Silvan : ipek yoludur ışık !! çalar diyarbakır gecelerinden Hazro : bir unutuştur. Lice : 'ye güven olmaz o hep illegal Çınar : ben anlatamam gidin sorun o kendisini
112 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
8 saatte okudu
Koca Çınar
Biz topraktan, ateşten, sudan, demirden doğduk! Güneşi emziriyor çocuklarımıza karımız, toprak kokuyor bakır sakallarımız! Neş'emiz sıcak!                 kan kadar sıcak, delikanlıların rüyalarında yanan                                                   o《an》                                                        kadar sıcak! Ey! Benim aşka doymayan Nâzım'ım. Vatan sevgisiyle yanıp tutuşan delikanlım. Ne acıdır ki daha otuzunda asılmanı istediler. Kırk sekizinde ise Barış madalyasını sana verdiler. Adaleti olmayan bu koca dünyada bir kuşun özgürlüğünü istercesine debelenen Üstadım. Özlenildin. Özlenildin. Özlenildin. O mavi gözlü bir devdi. Minnacık bir kadın sevdi. Kadının hayali minnacık bir evdi,                         bahçesinde ebruliii                                    hanımeli                                                 açan bir ev. "Henüz Vakit Varken Gülüm" benim enlerim arasında umarım kitabı okuyan diğer okurlar içinde böyle olur :) Baş ucununuzda bulundurmanız dileğiyle :)
Henüz Vakit Varken Gülüm
Henüz Vakit Varken GülümNazım Hikmet Ran · Yapı Kredi Yayınları · 202223,4bin okunma
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.