Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Onu asla iyileştiremem. Çünkü hastalığı benim.
Sayfa 242
Deneyimsiz genç kız ile deneyimli kadın arasında olma hali ve o müthiş hangi erkek problemi...
Sayfa 218
Reklam
Kullanmasını bilmiyorlarsa, neden insanlar para sahibi olur ki?
Sayfa 209
"Eğitimsizden ve cahilden nefret ediyorum. Kendini beğenmişten ve sahteden nefret ediyorum. Kıskançtan ve kızgından nefret ediyorum. Kabadan, sıradandan ve alçaktan nefret ediyorum. Kalın kafalı ve küçük olmaktan utanç duymayan bütün kalın kafalı ve küçük insanlardan nefret ediyorum."
Sayfa 207
Öğretmenler bize o kadar çok eski fikirler, eski görüşler, eski yöntemler yüklüyorlar ki. Minicik filizlerin üzerine kat kat eski toprak atmak gibi; altından taze, yeşil bitkilerin böylesine az çıkmasına şaşmamak gerek.
Sayfa 162
Mantıklı
M. Dünyada ne olduğu umurunda değil mi? C. Umurumda olsa ne fark eder ki?
Sayfa 134
Reklam
Sıradan insan uygarlığın lanetidir.
Sayfa 130
500 syf.
8/10 puan verdi
·
6 günde okudu
Konuyu mu anlatsam yoksa inceleme mi yapsam, inanın bilemiyorum. Hangi taraftan bakarsam bakarayım, net olan bir şey var; muazzam bir kurgu! Bununla birlikte, kesinlikle baştan ele alınıp düzenlenmesi ve benim gördüğüm güzellikleri başkalarının da görebilmesi için anlaşılması kolay hale getirilmesi gerektiğini düşünüyorum. Zira bir tarih polisiye iç içe olmasının yanında farklı şeyler de var bu hikayede. Yani anlayacağınız sadece macera dolu bir kitap diye bakmak çok ayıp olur. Ve böyle iyi bir hikayenin heder olmasına da gönül razı olmaz. Şimdi gelelim hikayeye. 3 farklı zaman işlenilmiş lakin geçmiş zamanlar bir mektup şeklinde yansıtılmış. Olaylar aslında şimdiki zamanda gerçekleşiyor ama İstanbul'un eski tarihleriyle alakalı gerçekleşiyor. Costantinapolis ve Fatih'in fethi sonrasi dönemlerde yaşamış biri köle diğeri köle ve pek çok şeyin tuccarinin yazdığı mektuplar var. Tabii ancak sonlara doğru iki farklı dönemin ilişkisini anlayabiliyoruz. Günümüz kısmı ise, cinayet vakasiyla basliyor ve seri cinayetlere dönüşüyor. Bu cinayetler tarihi yerlerde, tarihi simgelerle yapılıyor ki katil koleksiyoncu olarak anılıyor. Peki, bu caninin derdi ne? Neden bilhassa kadınları seçiyor ya da İstanbul'un tarihine bu kadar takıntılı? İşte burada Komser Tuba ve Komser Olcay devreye giriyor ama araştırma görevlisi Asuman'in da büyük katkilariyla. Tüm bu olaylar gerçekten de İstanbul'un kirli geçmişini ortaya çıkarıyor. Ama İstanbul'un asıl sırrını çözebilecekler mi?
The Secret of Constantinapolis
The Secret of ConstantinapolisMustafa Yurttutar · Roman Yayınevi · 20244 okunma
İnsan tanımadığı birini nasıl sevebilir?
Sayfa 120
"Dürüstlüğü ve özgürlüğü ve eli açıklığı seviyorum. Yaratmayı seviyorum, yapmayı seviyorum. Dolu dolu yaşamayı seviyorum, oturmayan, seyretmeyen, kopya çekmeyen ve yüreği ölmemiş olan her şeyi seviyorum."
Reklam
Düşüncelerim kötü çizimler gibi. Hemen yırtılıp atılması gerek.
Sayfa 120
Günümüzde, insanlar her şeyi hemencecik elde etmek istiyorlar, arzularını canları çektiğinde hiç beklemeden tatmin etmenin peşindeler ama ben onlar gibi değilim, daha eski kafalıyım, geleceği kurmak ve her şeyin zamanla gelişmesini beklemek hoşuma gidiyor.
Sayfa 99
Güzellik her zaman alt üst eder; ne yapmak istediğini, ne yapması gerektiğini karıştırır insan.
Sayfa 84
"Duyguları ifade edememek, derin olmadıkları anlamına gelmez."
Sayfa 64 - Ayrıntı YayınlarıKitabı okudu
"Her şeyde hüzün bulursunuz, hüznü katan siz olursanız."
Sayfa 56 - Ayrıntı YayınlarıKitabı okudu
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.